Ağlayın… Ağlayın… Hiç yakışıyor mu; bir asır boyunca “Üç Büyükler” olarak Türk sporunun önderi olan kulüplerinizin başkanlarının “birbirlerini yemelerine” rağmen, hep birlikte ve de ‘koro hâlinde’, çok açık ki, ‘Hakemleriniz bizi korumuyor’ anlamına gelen’ feryat figanları ile spor / futbol gündeminin başına oturması” büyüklüğünüze…
Yüz yıldır kollandınız, korundunuz, şampiyonlukları, kupaları paylaştınız… Dahası, spor medyasının “lehinizde olduğunda” sesini sonuna kadar açacak düğmeyi saat yönünde seve seve çevirirken, “birazcık hoşunuza gitmeyince” anında, düğmeyi “saat yönünün tersine çevirmek için” gücünüzü sonuna kadar kullandınız!
Bunun “çok örneğini 68 yıldır yaşayarak” bugünlere geldim. Son örnek, sevgili Şansal Büyüka kardeşimin gazetesinden “onurlu” istifasıdır…
“Spor medyasının durumunu” yarın bu sütunlarda, Uluçmarket’te yazacağım…
Bakın, önümde “Uluslararası Spor Çalışmaları Merkezi’nin (CIES) yaptığı uluslararası bir araştırmanın haberi” duruyor; “Dünyada son üç yılda ülkelerinin en üst liglerinde ‘en çok penaltı kazanan’ takımlarının ilk 10’unun” listesi…
Yooo… O listede ne Bayern Münih’ler, ne Paris Saint Germain’ler, ne Manchester United’lar, ne Real Madrid’ler, ne Barcelona’lar, ne Juventus’lar var…
İşte, “Avrupa’nın beş büyük futbol ülkesinden bir tane bile takımın olmadığı” ilk 10 listesi…
1 – 44 penaltı; Herediano (Kosta Rika),
2 / 3 – 43 penaltı; Hajduk Split (Hırvatistan), Zamalek (Mısır),
4 / 5 – 41 penaltı; Fenerbahçe (Bu yıl da Süper Lig’de en çok penaltı kazanan takım – Türkiye), Porto (Portekiz),
6 – 40 penaltı; Deportivo Cali ( Kolombiya),
7 – 39 Penaltı; Al Nassr (Cristiano Ronaldo’nun takımı – Suudi Arabistan),
8 / 9 / 10 – 38 penaltı; Galatasaray (Türkiye), PAOK (Yunanistan), Al Hilal (Suudi Arabistan).
“İlk 10 lisesinde”, iki ülke iki takımla temsil ediliyor; Türkiye ve Suudi Arabistan…
Evet… Suudi Arabistan’da, Türkiye’de “Büyükler kollanmıyor” öyle mi?..
Türkiye’de de, “Uluslararası Spor Çalışmaları Merkezi (CIES) gibi bir şirket çıksa” da, “mesela kaçan penaltılar başta, ‘başka saha içi istatistikleri için böyle bir araştırma’ yapsa”, ortaya nasıl bir tablo çıkar kim bilir?..
Ne dersiniz, sevgili okurlarım, ben düşünüyorum, mesela; “Büyükleri, kollamanın da ötesinde, korumanın, hatta desteklemenin bütün izleri ortaya çıkmaz” mı, acaba?
Büyüklerin “büyük” başkanları, dikkat edin; “Anadolu gözünü de, dilini de açtı, hem de fena hâlde” artık…
Adanalardan, Konyalardan, Kayserilerden, Ankaralardan “ciddi ve sert sesler” yükseliyor…
Zira sizlerin “Rabbena, hep bana” zihniyetinden ve de “bu zihniyetin futbolun yönetimi üzerinde kurduğu baskıdan” bıkan, medyanın da “ulusal bazda Üç Büyüklerden esen rüzgârlara ‘zorunlu olarak kapıldığını görenler”, artık “Yeter” diyorlar. Ve de, “demeye” devam ederken, “sözleri, dilde bırakmayacak’ adımları da atacakları” anlaşılıyor…
Sizlerin de, futbolumuzu yönetenlerin de, “futbol” medyamızın da haberi olsun; sabır taşı çatladı; geri dönüşü olmaz!..