Yanlış nerede?..

A -
A +
Öncelikle bir sorum var ; "Futbol Federasyonu, geçen hafta müsabaka talimatını değiştirip, 'Galatasaray'a galip geldiği maçlarda 3 puan yerine 4 puan verilecektir' maddesini mi koydu?.."
Sonrasında bir sorum daha var; bu "deli saçması" soruyu benim gibi bunca yılın gazetecisi, spor yazarı sorar mı?..
Eğer, "Galatasaray gibi bir kulübün başkan yardımcısı ve futbol sorumlusu" Abdurrahim  Albayrak olursa, sorar!..
Ne diyor Albayrak, berabere biten Başakşehir karşılaşmasından sonra; "Fenerbahçe ve Başakşehir maçlarında 5 puan kaybettik, bunları ilerideki haftalarda telafi edeceğiz!.." 
Kaybedilen 5 puan, "galibiyetin 3 puan olduğu" bir sistemde nasıl telafi edilir, eğer "Galatasaray'ın galibiyetlerine 4 puan verilmezse?.."
Sen, "bundan sonra bütün maçlarını kazan", nasıl telafi edeceksin bu 5 puanı, "Beşiktaş puan kaybetmedikçe?.."
"Beşiktaş kaybederse", sen mi "telafi etmiş olacaksın", yoksa "Galatasaray hesabına Beşiktaş mı?.."
Dahası da var; Albayrak'a soruyorum; ligin bitmesine kaç maç kaldı; "Senin takımın 2-0 önde olduğu maçta 80'inci dakikadan sonra 2 puan bırakıyorsa, en büyük rakiplerinden birinin sahasında güle oynaya berabere bitirebileceği maçı son 10 dakikada kaybediyorsa", bundan sonra "bütün maçlarını kazanması" nasıl mümkün olacak?..
Söyle bana, o "şaşkın" stoperlerinle, "yerini yurdunu kaybeden" beklerinle, "egoist" ve "futbol tekniğinin ve takım anlayışının zerresinden nasibini almamış" bir kenar adamına "ayrıcalıklı" muamelesi yapan ve o dururken, "sahanın en iyilerinden olan öteki kenar adamını oyundan alan" , böylece "kadroda adalet ilkesini paspas eden" hocanla, eski kayıplar bir yana, "yeni telafi kayıplarını" nasıl önleyeceksin?..
Bence, Galatasaray Futbol Takımı'nın da, Hamza Hoca'nın da "yükü", bir "ağabey olarak can kurban" ama bir "yönetici olarak sıfır" bir başkan yardımcısının "emrinde" olmalarıdır!..
Çok açıktır ki, Galatasaray'ın futboldaki en büyük problemi, "Hocanın yardımcısı bir ağabey olarak olumlu işler yapan" Albayrak'a, "başkan yardımcısı ve futboldan sorumlu yönetici" olarak "Hoca'nın üstünde" yer verilmesidir ve bu tablodan "4'üncü yıldızın çıkması" mümkün değildir!..
Çıkarsa da, Hamza Hoca'nın aynı haftada At Yarışları ve Sayısal Loto'da "altılıyı tek başına tutturacak kadar" şanslı olması gerekir!..  
İşte "yukarıdan beri anlatmaya çalıştığım tablo yüzünden", göreve geldiğinden beri "yerden göğe küp dizmeye çalışan" Hamza Hoca, "en alttakini çeker" duruma düşmüştür. İşte bu yüzden "Hamza Hamzaoğlu, "Hamza Özür Diler" olmuştur!.. 
Albayrak'a "Soyunma odasına girme" diyememiş, Gökhan Zan'ı, Ergin Baytar'ı "Sabrileştirememiş", Bruma dururken, "Yasin'i oyundan almayı alışkanlık yapmış" ; kendine de, Galatasaray Futbol Takımı'na da yazık etmiştir!..
Ne var ki, "dürüstlüğünün, temiz kalpliliğinin, iyi insanlığının getirdiği şans", onu sırtlamaya devam etmektedir; Fenerbahçe'nin Ankara'da aldığı mağlubiyet bunu gösteriyor. Yeter ki, "yanlışta inat etmesin" ve kimsenin tesiri altında kalmadan, "kadro içinde adalet" ilkesine dönsün!..
Hamza Hoca'ya bir "başka" mesajım daha var; "Bu eleştirileri yapıyoruz" diye, kırılmasın, gücenmesin; "Dost acı söyler!.."
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.