Yeni Galatasaray!..

Lige ve Avrupa Kupaları'na "en hazır takım" Galatasaray!.. Hayatlarında satranç oynamamış, hatta "puzzle" görmemiş "gibi", durmadan "Feldkamp ne yapıyor, oyuncularla dama taşı gibi oynuyor, yılların şurada oynamış oyuncusunu burada oynatıyor, böyle hazırlık, böyle deneme mi olur?.. Bu futbolcular birbirlerine nasıl alışacak, uyum sağlayacak?..Şunun şurasında lige, Avrupa kupalarına ne kadar kaldı" diye yaygara koparanlara kulak asmayan, gülüp geçen, hatta dalga geçen ihtiyar kurt, bildiğini okudu ve sonunda Karşıyaka önünde "ne yapacağı" ortaya çıkan bir takımı sahaya sürdü; sadece "hastalanan" Lincoln'den mahrum olarak; uyum tam!.. Ve "futbolu bilen" yorumcular dediler ki; "Galatasaray lige hazır!.." Yaygaracılara "tez elden" bir kitapçıya ya da kırtasiyeciye gidip "basit de olsa" birkaç "puzzle" almalarını ve "puzzle" çalışmalarını öneririm; "bütün ortaya çıkmadan" koparılan yaygaraların, sadece "sahiplerini mahcûp edeceğini" artık anlamalıdırlar!.. Elbette, "bu yaygaraları" başka yaygaralarla da destekleyerek "Galatasaray'ı olduğundan da kötü gösterme yarışı yapan" kötü niyetliler de var, hatta "kötü niyetli" spor sayfaları da var (Karşıyaka maçından sonra yazılanlara bakarak, hangilerinin "kötü niyetli yorumcu", hangilerinin "kötü niyetli sayfa olduğunu" kolayca anlayabilirsiniz); benim onlara fazla sözüm yok; zira bildiklerini okumaya ve yapmaya devam edeceklerdir; zira "bu görevi, bu misyonu yüklenmişlerdir"; kendilerine hayırlı olsun!.. Onlara, "Biraz sabredin, Feldkamp ve takımının neleri yapabileceği, neleri yapamayacağı ortaya çıkmaya başlasın, ondan sonra ne yazarsanız yazın" desek de, fark etmez, zira "onlar" bildiklerini okuyacaklardır; okusunlar!.. "Feldkamp sayfasını" burada bırakalım ve "bir başka sayfa" açalım: Kafalarını Hakan Şükür'e takmış, "Hakanmania" ya da "Hakanfobi" gibi psikolojik rahatsızlıkları olanlar da durup dinlenmeden "Neden Hakan takımdan atılmıyor" diye yazıp çiziyorlar, konuşuyorlar!.. Hakan Şükür, Türk futbolunun da, Galatasaray'ın da "gerçek" hakanıdır!.. Onun gibi bir futbolcu gelmedi, herhalde bir çeyrek asır, belki de yarım asır gelmeyecektir!.. Böyle bir anıt adamı, Ümit Karan'larla, Necati'lerle, Cihan'larla, Orhan'larla, Hasan Kabze'lerle bir tutmak, "Bunlar gider de, Hakan Şükür nasıl kalır" demek, "hastalığın ne kadar açık ve tedavi edilemez" olduğunu gösteriyor!.. Türk futbolundan da, Galatasaray'dan da "bu futbolcular gibi" yüzlerce, binlerce futbolcu gelip geçmiştir; ya Hakan gibisi?.. Yıllardır "onu yıkmak için" Fenerlisi, Beşiktaşlısı, Galatasaraylısı el ele vermiş, yapmadıklarını bırakmıyorlar; hadi Fenerlileri, Beşiktaşlıları anlamak mümkün de, "Ben Galatasaraylıyım" diyenlere ne demeli?.. Hakan'ı sevmeyebilirsiniz, ama "Galatasaraylıyım" diyen "Türküm" diyen herkes "Hakan şükür'e saygı duymak" zorundadır; "onun Türk Futbolu'na ve Galatasaray'a verdikleri, kazandırdıkları" spor tarihimizde "altın harflerle yazılı"; böylesine bir nankörlük nasıl yapılabilir?.. Karşıyaka maçında "90 dakika" nasıl koştuğunu, neler yaptığını, neler yaptırdığını herkes gördü!.. Onu hâlâ "çakılı santrfor" diye göstermeye çalışan futbol körleri, bilmem ki mahcup oldular mı?.. Kaç genç onun kadar koşuyor?.. Hakan, üstelik kaptan!.. Hakan, üstelik "örnek" bir sporcu!.. Hakan, "örnek" bir aile babası!.. Hakan, "örnek" bir ağabey!.. Keşke her takımımızda bir "Hakan olsa"; olabilse!.. Bu sezon Galatasaray'da da, Türk Milli Takımı'nda da "gene" büyük işler yapacak!.. Galatasaraylılar, "siz yazılan çizilen kasıtlı sözlere ve yorumlara bakmayın"; Feldkamp'a ve Hakan Şükür'e güvenin!.. Sadece "biraz" sabır ve "çokça" destek; işte o kadar!..