Dolar 2 liraya, borsa 67 bine doğru mu?!

ABD Merkez Bankası'nın (FED) "tahvil alımlarını azaltacağı" tarih yaklaştıkça, bütün gelişmekte olan piyasalar gibi bizde de para çıkışı hızlandı. Borsa İstanbul'da yaklaşık iki aydır devam eden "simetrik üçgen" formasyonu, bu hafta "aşağı" kırıldı. 24 Haziran ve 10 Temmuz'un ardından, üçüncü defa uğradığımız 70 bin seviyesini de aşağı kırdık. Bundan sonraki süreçte, ilk olarak 67-68 bin bandına kadar bir geri çekilmeyi göze almalıyız. Borsaya yatırım yapmayı düşünenler, kısa vadeli oynaklık riskini göze almalı. Çünkü dün Merkez Bankası'nın "ek sıkılaştırma" hamlesine rağmen dolar ve faiz, biraz gevşedikten sonra yeniden tırmanışa geçti. 1.97'nin üzerine çıkan dolar, son zamanlarda sıkça dillendirilen 2'ye oldukça yaklaştı.

Bu hareketlere sebep olan gelişmelere baktığımızda; dün akşama doğru gelen ABD ikinci el konut satışları, 2009'dan beri en sert yükselişi gerçekleştirdi. Mortgage faizlerinde yaşanacak artıştan önce daha fazla alıcının piyasaya girmeye başladığı görülüyor. Bugün ise ABD'de haftalık işsizlik başvuruları açıklanacak. Geçen hafta bu veri, son beş yılın en düşük seviyesine gelmişti. Yine "azalışa işaret eden" bir veri gelirse, doların biraz daha güçlendiğini ve gelişen piyasalar üzerinde baskının arttığını görebiliriz. Çünkü bu iyileşme, ağustos ayında işsizlik oranının "daha da aşağıya geleceğini" bize işaret edecek ve bütün bu olumlu veriler, FED'in "çekilme" adımlarını daha rahat atmasına imkân tanıyacak.

Yine de "ben borsaya girmek istiyorum" diyenler, orta ve uzun vadeli yatırımı tercih etmeli. "Seçici" ve "kademeli" alım yapmalı. Burada "yükselen dövizle birlikte açığı bulunan şirketlerin artan borcu" ve "yükselen faizle artan finansman giderleri" hisse seçerken en belirleyici unsur olmaya devam edecek.