Geçtiğimiz haftayı 85.899 puandan tamamlayan borsa, yüzde 4.18 artış göstererek en çok kazandıran yatırım aracı oldu. Avrupa borsaları ve euronun değer kaybettiği bir haftada ayrışan İMKB, tarihî zirvelerine yaklaştı. Güney Kıbrıs'ta yatırımcılar, bankalardaki paralarını kurtarmak için sıraya girerken; Türkiye'de banka hisselerini almak için yarıştılar. İngiltere, kredi derecelendirme kuruluşlarından "notunuzu indiririm" uyarısı alırken; Türkiye'nin notunu artırdılar. İtalya'da hâlâ yeni hükümet kurulamazken; Türkiye, çözüm süreci ve İsrail meselesindeki gelişmelerle yabancı yatırımcıların dikkatini çekti. Sonuçta Türkiye; "güvenli liman" olarak öne çıktı.
Geçtiğimiz hafta Türkiye'nin notunu "yatırım yapılabilir" seviyenin altına çıkaran S&P, aynı Moody's gibi "cari açık" uyarısında bulundu. Şubat ayı dış ticaret açığı, 6.9 milyar dolarla geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15 artmıştı. Bu eğilimin devam edeceği beklentisi, cari açık üzerinde baskı oluşturacağından yabancı yatırımcıların hoşuna gitmiyor. Merkez Bankası da faiz koridorunun üst bandını indirip, bankacılık sektörünü yakından ilgilendiren zorunlu karşılıklarda artırıma gitmedi. Bu adımlar, kredi genişlemesi ve dolayısıyla büyümeyi destekleyecek ancak büyüdükçe cari açığımız artıyor, buraya da dikkat edeceğiz.
Cari açık, sadece mal alış ve satışını gösteren dış ticaret verilerinden ibaret değil. Ülkeye yapılacak doğrudan yatırımların ve turizm gelirlerinin artması da, cari açığı azaltır. Bu anlamda çözüm sürecinin başarıya ulaşması ve önümüzdeki yıl yapılacak seçimlerin ardından siyasi istikrar ortamının devamlılığı, arka arkaya "yatırım yapılabilir" notlarını getirebilir, o zaman borsada 6 rakamlı seviyeleri konuşuruz.
Yeni zirveleri görebiliriz, ama!..
Borsa 24 Ocak'ta gördüğü 86.787 zirvesinin sadece yüzde 1 altında bulunuyor. Tarihî zirveye bu kadar yakınken, önümüzdeki hafta ilk hedefin 86.700'ler olacağını söyleyebiliriz. Böylece 10 Mart Pazar günü yaptığımız analizde öngördüğümüz "ikili tepe" yolculuğumuz tamamlanacak. Ancak endeksi sürükleyen banka hisseleri, zirvelerinin yüzde 3-5 altında bulunuyor. Eğer bu hisseler de "ikili tepe" yapacaksa, borsada yeni zirveleri görmeye hazırlıklı olmalıyız. Bu anlamda dolar bazında "5 cent" zirvesinin bulunduğu 88-90 bin bandı hedef olabilir. Bu arada teknik analizde "ikili tepe"nin, bir "geri dönüş" formasyonu olabileceğini de hatırlatalım. Dolayısıyla zirvenin aşılamaması, "olumsuz sinyal" olarak kabul edilmeli. Önemli uyarı; borsa, bulunduğumuz seviyeler itibarıyla pahalı. Yükseliş hâlâ genele yayılmıyor. Her yıl mayıs ayında yaşanan "düşüş" döneminin de hemen öncesindeyiz...
DOLAR
Not artışının etkisiyle 1.82 üzerinde tutunamayan dolar, 1.81'den haftayı tamamladı. 1.8060 (22 günlük ortalama) destek olarak izlenebilir. Hazinenin yarınki tahvil ihalelerine gelecek talep, faiz ve doların seyri açısından önemli... 2 hafta önce beklentilerin altında kalan talep, faiz ve doları yükseltmişti.
ALTIN
Euro bölgesindeki kriz, altına ilgiyi canlı tutuyor. 1598'den haftayı tamamlayan onsta; 1590 üzerinde kalındıkça 'yukarı' hevesi sürer. Ancak 1615 direnci, 6 haftadır aşılamıyor. Bu hafta ABD'den gelecek sanayi ve istihdam verileri toparlanmanın devam ettiğini gösterirse, altın fiyatları baskı altında kalır.
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri, yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri ve mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak "yatırım danışmanlığı" sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.