Yeniden yapılandırma

Faizlerdeki düşüş bir yandan yeni kredi kullanımını artırırken, diğer yandan yüksek oranlardan kredi çekenler için "yeniden yapılandırma" fırsatını beraberinde getirdi. Bu durumdaki borçlar arasında konut kredilerinin ağırlığı oldukça fazla. Konuyla ilgili dikkat edilmesi gereken hususları kısaca anlatalım: - Yeniden yapılandırmalarda kalan borcun hepsi değil, kalan faizden arındırılmış "ana para" borcu üzerinden hesaplama yapılır. - Kullanılan kredinin faiziyle mevcut faiz seviyesi arasındaki fark yüksekse; yeniden yapılandırma daha cazip olur. - Borcun bitmesine kaç ay kaldığı da önemli... Eğer fazlası duruyorsa, yeniden yapılandırmada maliyet düşüşü daha çok olur. - Yeniden yapılandırmada kalan borcun yüzde 2'si tutarında bir komisyon ödemesi var. Bu miktar da maliyetlere dahil edilmeli. - Sadece "düşük faiz"e bakılmamalı, bankadan bankaya değişen komisyon, ekspertiz gibi giderler de dikkate alınmalı... 2011 yılının sonunda konut kredi faizleri 1.25'leri gördü. Bu dönemin öncesinde ve sonrasında 1 civarında seyretti. Bugün 0.80'lere kadar gerilemiş durumda... Özellikle geçen yıl 1.20'ler civarında alınan krediler, bugünkü oranlarla yeniden yapılandırıldığında; kalan miktara ve vadeye göre yüzde 10-15 arasında bir maliyet azalması ortaya çıkıyor. 18 ay önce yüzde 1 civarından alınan kredilerin yapılandırılmasında ise yüzde 5 civarında bir avantaj elde ediliyor. Ekonomi yönetiminin "aşırı kredi genişlemesine" izin vermeyeceğini ve son 4 haftada faizlerde 5.7'lerden 6.3'lere gelindiğini dikkate alırsak, kredi faizlerinde aşağı marjın daraldığını öngörebiliriz. >> Banka endeksi çanağı tamamladı Borsa İstanbul'a yön veren Bankacılık endeksi, 169 bin puanda bulunan 2010 yılındaki direncine ulaştı. Ancak dolar bazında 94 binlerde bulunan bu endeksin 2007 yılındaki zirvesi 110 bin, 2010'daki zirvesi 119 bin puanda bulunuyor. Yükseliş hareketinin devamında bu seviyeleri dikkatle izleyeceğiz.