Uluslararası propaganda için interneti daha iyi kullanmalıyız

A -
A +

YENİ ADI "KAMU DİPLOMASİSİ" TV, internet ve uydu yayıncılığının tüm dünyaya süratle hakim olması, uluslararası propagandanın yeni adı olan "Kamu Diplomasisi"nde daha güncel ve daha etkili yöntemlerin geliştirilmesi gerektiğini ortaya çıkardı DÜŞÜNCE KURULUŞLARI KULLANILIYOR Birçok devlet, resmî yollardan kamuoyuna aktarmakta sakınca gördüğü bilgi ve fikirleri, düşünce kuruluşları üzerinden yayarak, onları post-modern bir propaganda ağının parçası hâline getiriyor. Kitle iletişim araçlarının 19. yüzyılda yaygınlaşmasıyla birlikte uluslararası ilişkilerde propagandanın önemi giderek artmaya başladı. Bilhassa ülkeler arasındaki gerginlik, kriz ve çatışma zamanlarında propaganda faaliyetlerinin yoğunluk kazandığını gördük. 21. yüzyılda değişik yöntemlerle ve farklı isimler altında da olsa, uluslararası ilişkiler alanında propaganda önemini koruyor. Propaganda kelimesinin -başta Nazi Almanyası'nın propaganda bakanlığı olmak üzere- çağrıştırdığı olumsuz anlam sebebiyle Batılı devletler İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra bu türden faaliyetlerini değişik isimlerle yürütmeyi tercih ettiler. Mesela ABD Tanıtma Ajansı bünyesinde kurulan Amerika'nın Sesi Radyosu Soğuk Savaş yılları boyunca, tüm dünyaya komünizm karşıtı propaganda yayınları yaptı. Bu çerçevede, yine ABD tarafından Özgür Avrupa Radyosu ve Özgürlük Radyosu adıyla oluşturulan yayın kurumları, bilhassa Doğu Avrupa ülkelerinin halklarını etki altına almaya çalıştı. KARA-BEYAZ PROPAGANDA Sovyetler Birliği ise ABD'nin bu hamlesine, beyaz propaganda yapan Moskova Radyosu ve gri propaganda yapan Barış ve Özgürlük Radyosuyla karşılık verdi. İngiltere başta olmak üzere tüm NATO ülkeleri ve Çin Halk Cumhuriyeti de, kendi çıkarlarına uygun olarak değişik isimler verdikleri propaganda birimleri kurdular. Söz konusu birimler, krizin derinleştiği anlarda, kara propaganda yapmaktan da çekinmediler. Doğu-Batı bloklaşmasının sona ermesi propaganda faaliyetlerinin ortadan kalkması sonucunu doğurmadı. Tam tersine, 1990'lardan itibaren internet ve uydu yayıncılığının tüm dünyaya süratle yayılması, yeni ve etkili propaganda yöntemlerinin geliştirilmesi sonucunu doğurdu. Körfez Savaşı, ABD'nin Afganistan'ı ve Irak'ı işgali sırasında Amerikan resmî kurumları ve onlarla iş birliği hâlindeki özel kuruluşlar, kendi çıkarları doğrultusunda "bilgilendirme" yapmayı sürdürdüler. Bu dönemde, 1965'te Amerikalı bir üniversite profesörü tarafından geliştirilen "kamu diplomasisi" kavramı, Batılı devletler tarafından giderek benimsendi. NATO'nun Tanıtım Ofisinin adının Kamu Diplomasisi Bölümü olarak değiştirilmesinden sonra, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu bazı müttefikler dışişleri bakanlıklarına, milli güvenlik kurumlarına ya da başbakanlıklara bağlı Kamu Diplomasisi birimleri oluşturdular. Soğuk Savaş sonrası dönem aynı zamanda, düşünce kuruluşu (think tank) denilen yarı akademik kurumların doğrudan veya dolaylı yollardan propaganda alanının içine çekilmesine de sahne oldu. Çoğu devlet, resmî yollardan kamuoyuna aktarmalarında sakınca gördükleri bilgi ve fikirleri, düşünce kuruluşları üzerinden yaymayı adet edindiler. Başta ABD olmak üzere dünyanın birçok yerindeki düşünce kuruluşları devlete veyahut bazı baskı ve çıkar gruplarına maddi katkı karşılığı iş yapan, bu yönüyle de son derece komplike, daha doğru bir tabirle post-modern bir propaganda ağının parçası hâline geldiler. İÇ POLİTİKA MALZEMESİ Bu çerçevede, daha önceki dönemlerde olduğu gibi propaganda -yeni adıyla kamu diplomasisi- faaliyetleri yurt içi ve yurt dışı olmak üzere başlıca iki alanda yoğunlaştı. Kamu diplomasisi yapan kurumlar kendi ülkelerinin halklarına, hükümetlerinin izlediği politikaların sebeplerini anlatan, çoğu zaman bu politikaları meşrulaştıran, eğer bir kriz durumu söz konusuysa, halkın moralini yüksek tutan faaliyetlerde bulunmaya devam ettiler. Bu yönüyle demokratik ülkelerin çoğunda, doğrudan hükümetlerin denetimi altında bulunan kamu diplomasisi birimlerinin, kamu kaynaklarını kullanarak, siyasi propaganda, yönlendirme ve oy avcılığı yaptıkları, bu yüzden de muhalefet partilerine karşı haksız bir rekabet meydana getirdikleri eleştirileri haklı olarak yapıldı. Kamu diplomasisinin, hükümetlerin eylemlerini aklama ve destekleme birimlerine dönüşmesinin en önemli sebebi olarak da, herhangi bir demokratik denetim mekanizmasına tabi olmamaları, çoğu zaman örtülü fonlardan yararlandıkları için de normal yollardan mali denetime tabi tutulamamaları gösterildi. HER ARAÇ KULLANILIYOR Diğer yandan, kamu diplomasisi birimleri yurt dışına yönelik faaliyetleri, başka ülkelerinin halklarını kendi milli menfaatleri doğrultusunda etkileme, yasama ve yürütme birimlerinin davranış kapılarını şekillendirme, uluslararası platformlarda o ülkenin izlediği dış politikanın destek almasını sağlama alanlarında yoğunlaştı. Uluslararası ilişkilerin sadece devletlerin resmî görevlilerinin arasındaki temaslarla yürümediği günümüzde, bu türden kamu diplomasisi faaliyetlerinin önemi giderek arttı. Kamu diplomasisi birimlerinin, istihbarat kuruluşları, düşünce kuruluşları, üniversiteler, basın, yazılı ve görsel yayıncılık sektörü ve iş dünyasıyla koordineli olarak geliştirdikleri modern propaganda teknikleri, devletlerin dış politika hedeflerine ulaşmada en fazla yararlandıkları araçlar hâline geldi. Bazen çok fazla izlenen bir dizinin kahramanının dudaklarından dökülen bir cümle veya kütüphanesindeki bir kitap, bazen bir Hollywood filmindeki kötü karakterin milliyeti, hatta bindiği arabanın yapıldığı ülke, bazen popüler bir yazarın milyonlar satan kitabında karanlık ilişkiler içinde olduğu betimlenen bir kuruluş vb. kamu diplomasisi örneklerine günümüzde Soğuk Savaş yıllarından daha fazla rastlamaya başladık. İNTERNETİN ÖNEMİ İnternet de en önemli kamu diplomasisi mücadele alanlarından biri hâline dönüştü. Bir arama motorunda, bir ülkenin uluslararası problemlerine ilişkin tezlerini içeren internet sitelerinin ilk sırada çıkmasından tutun da, artık üniversite öğrencilerinin bile ödev hazırlarken -maalesef- başvurdukları başlıca kaynak hâline gelen sanal ansiklopedilerde o konunun nasıl aktarıldığına kadar pek çok doğrudan ve dolaylı yöntem, bizzat kamu diplomasisi birimleri tarafından geliştirildi. Tek kutupluluktan, küresel düzen ve istikrar sağlayıcı hukuki kurumların anlamını yitirmeye başladığı kaotik bir uluslararası atmosfere doğru hızla sürüklenen dünyada, Türkiye'nin milli çıkarları doğrultusunda faaliyet gösteren kamu diplomasisi yapılanmasının daha etkin hâle getirilmesi ve "Türk'e Türkün propagandasını" yapmaktan çok, milli menfaatlerimizi uluslararası alanda daha güçlü biçimde savunabilen proaktif politikaların geliştirilmesi elzemdir. İşe, Google ve Vikipedia'da Ermeni iddiaları ve Kıbrıs sorunuyla ilgili mevcut Türkiye karşıtı internet sitelerinden daha fazla sayıda ve popüler internet sitesinin nasıl oluşturulabileceğine kafa yormakla başlanabilir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.