"Zayıf olandan kuvvet almanın diğer bir ifadesidir ağlamak..."
Hocası Mustafa Efendi okuyor, Lütfü Hoca da edeple dinliyordu:
-Derdini dışa vurma, sıkıntılarını, acılarını saklamaktır ağlamak... Kul olduğunu hatırlayıp en kuvvetli olan Yaratıcı'ya bütün gücüyle, hücrelerine varana kadar yalvarma, en içten hislerle sığınma, kalpten gelen ifadelerle af dileme, aciz kul olduğunu hatırlayıp kendini acındırmadır aynı zamanda... Çeşitli millet ve harslarda değişik manalar ifade etse de uzun zamandan beri derin bir pişmanlığın göstergesi olarak da kullanıldığı biliniyor. Bilhassa bazı medeniyetlerdeki kimi insanların, bu manada “gözyaşı geceleri” düzenledikleri görülmektedir. Bu davranışları ile kime ağlıyorlarsa, güya ona herkesten daha çok yakın olduklarının bir iddiasıdır ağlamak.
Bu manada ağlamak, o toplulukla beraber, mümkün olduğunca eriyip yok olmak demektir. Cemiyet içinde dertli olanlarla kaynaşmak pek mühimdir. Oysa şahsi acılı anlarında resim çizme, beste yapma, roman, şiir yazma gibi faaliyetlerle bir insanın ağlaması, yaptığı iç yolculukta epey derinlere gittiğini gösteren bir hissiyattır. Eserine son derece yoğunlaştığının bir göstergesi olarak da anlaşılabilir. Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun, bir Bulgar ressam ziyaretini anlattığı yazısında; ressamın evinin açık kapısından girdiğini, üst kattan gelen sese yöneldiğini, adamın ağlayarak resim yapmakta olduğunu gördüğünü ve bir süre onu sessizce seyrettiğini anlatması bu hâle çarpıcı bir misaldir…
Derde düşsem acı çeksem,
Hasta olsam inilesem,
Ben derdime yanar olsam,
Deva nedir bilemesem.
Ağlarsa anam ağlar,
Gerisi yalan ağlar.
Sen ağlama anacığım,
Sesin yüreğimi dağlar.
Âşık olsam yola düşsem,
Gece gündüz dolaşsam,
Gurbet ilde garip kalsam,
Bir gün gelip can versem.
“Anası ağlamak”, eziyet çekmek, zorluk çekmek, çok uğraşmak, çaba sarf etmek manasına gelse de, “ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar” sözü hatırlanırsa, acınacak durumda olmak, şefkate ihtiyaç duymak olarak da anlaşılabilir. “Ağlamak, bir duygu seli gibi, acıyı kalpten kalplere yayar, bir bakıma acı çekmenin eş dost arasında paylaşılmasıdır. İnsanın iç âleminde gelişen nevi şahsına münhasır hissiyattır. Zayıf olandan kuvvet almanın diğer bir ifadesidir ağlamak..." DEVAMI YARIN