"Böyle güzel komşularımız varmış da haberim yok!.."

A -
A +
"Ebedî hayata hazırlanmaktan başka insanı rahat ettirecek bir şey de yoktur güzel kızım. Affet bu çenesi düşük ihtiyarı..."
 
Komşu Zehra teyze, sözüne şöyle devam etti:
-Tırtıl ölür ama güzel kanatlı bir varlık olarak öteki hayatına başlar... Ölüm ve yaşama içimizde de devamlıdır. Bütün hücrelerimiz bizden habersiz ölür, farkında olmadan kendini yeniler.
- Vücudumuz gibi düşüncelerimiz de öyle.
- Buyurduğunuz gibi, düşüncelerimiz de değişir, dönüşür ama yok olmazlar… Hasret kalbimizi yakıp acıttığında, bu hakikatleri düşünürüm. Sevdiklerimin îmân ile ahirete göçmesi çok mühim. O oldu mu başka bir şeyi dert etmem.
-Güzelliklerin yeşeren dalda, gökten düşen billurdan yağmur damlasında, içime çektiğim tertemiz havada olduğunu hissedip gülümsüyorum. Biliyorum ki keder, aynı anda kalpte derin üzüntü ve neşeyi barındıran yegâne insani tecrübedir. Vefat, ayrılık hadisesi, ahirete hicret yani ölüm, sadece bir mekân değişikliğinden ibarettir. Ana karnından dünyaya doğmak ve dünyadan da ahirete doğmak gibi…
- İlk defa duyuyorum bu ifadeleri.
- Bizim de öyle dediklerimiz çok oluyor. İnsan beşikten mezara kadar öğreniyor. Devamlı, kesintisiz öğrenen mahlûkuz. İnsan için hep ölümsüzlük var… Ahirette de Cennet ve Cehennemden maada gidilecek üçüncü bir yer yok. Ebedî hayata hazırlanmaktan başka insanı rahat ettirecek bir şey de yoktur güzel kızım. Affet bu çenesi düşük ihtiyarı.
- Estağfirullah! Her bir kelime de okkalı bir ikazdı bana… Çok teşekkür ederim. Böyle güzel komşularımız varmış da haberim yokmuş. Bu musibet, yalnız sizi tanımama vesile olduysa o bile yeter.
- Büyüklerimiz sık sık derdi “Niyet hayır akıbet hayır” güzel komşum. Kusuruma bakma, bazen komşu, bazen, kızım aklıma ne geliyorsa diyorum. İşte acizlik, kulluğumuzun neticesi hepsi de...
Hadi Allaha emanet olun! Her şeyin hayırlısını iste, vesselâm.
- Ağzınızdan bal damlıyor muhterem komşum. Tam bir ders oldu bana.
- Eyvallah!
- Zehra Teyzem eğer acil işiniz yoksa bir iki şeyi de sizinle istişare etmek istiyorum. Hem beyimi de merak ettiğinizi söylemiştiniz…
- Vaktinizi aldım diye acele ediyordum. Sizin gibi hüsn-ü niyetli bir komşuma faydalı olabilirsem eğer kendimi bahtiyar addederim.
- Elbette faydalı oldunuz; sıkıntılarımı paylaştınız, çok da ferahladım. Yoksa kendi kendimi yiyip bitirecektim çocuklarımın yanında ve korku dolu gözlerle kim bilir ne yalanlar uyduracaktım onları rahatlatmak için.
- !!!
Koluna girdim içeri geçtik. Tanju gitti gideli kargonun getirdiği; zahiren göndereni belli olmayan ama Tanju’dan olduğunu çok iyi tahmin ettiğim yazıları, fotoğrafları tek tek önüne koydum. “Bunlar ne mânâya geliyor? Ne demek istiyorlar böyle?” diye sordum, hissiyatımı izah ettim. Açık kalplilikle de bütün yaşadıklarımı anlattım ve ne mânâya gelebileceklerini merak ettiğimi, işin içinden bir türlü çıkamadığımı söyledim... DEVAMI YARIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.