"Sen bana nasihat et Behlül! Bu nefsin elinden bizarım!.."

Sultan’ım! Sana karşı gelip isyan edene, zulüm ve eziyet edene bedduâ etme! Allahü teâlâdan o kişiyi ıslah etmesi için duâ et! 

 

 

 

Harun Reşid:

 

- Sen bana nasihat et Behlül! Bu nefsin elinden bizarım!

 

- Sultanım, ağzından çıkan her nefeste “Lâ ilâhe illallah" zikrini söyle, bir nefes dahi gafil olma! Bizim yolumuz kitap ve sünnet üzerine kuruludur. Kitaba ve sünnete muhalefet eden bizden değildir. Seyr-i sülûkünüzde Allahü teâlâyı talep edin, başka şeyi değil! Mallar mülkler, makamlar mevkiler, hatta ve hatta hâller, kerametler, rüyalar gidicidir, tek baki olan Allahü teâlâdır.

 

- Başka!

 

- Sultan’ım! Sana karşı gelip isyan edene, zulüm ve eziyet edene bedduâ etme! Allahü teâlâdan o kişiyi ıslah etmesi için duâ et ve sabret! Allah sabredenlerle beraberdir.

 

- Daha başka  Behlül!

 

- Sultan’ım, ibadetlerini mânevî fetihler ve kerametler için yapma, sadece Allahü teâlânın rızası için yap! Allahü teâlâ her şeye kadirdir, her şeyi verecektir.

 

- Çok ihtiyacım var  Behlül! Susma ne olur, anlat!

 

- Sultan’ım, bizim tarikatımızda maksat; kerametler, acayip hâller göstermek değildir! Maksat nefsi ıslah etmek ve onu temizlemek ve mânevî hastalıklardan ve kötü sıfatlardan kurtarmak ve Sevgili Peygamber efendimizin ahlakıyla süslenmektir. O güzel Efendimizin müstesna hayatlarını oku, diğer İslâm büyüklerinin kitaplarını da oku çünkü onların içinde nasihatler ve ibret alınacak tecrübeler mevcuttur ve bunlar bu yolda olan müridleri yetiştirir, kalplerini kuvvetlendirir. Bu yolda müridi geri çeviren şey kendini bir şey zannedip nefsini beğenmesidir. Ne zaman ki salihlerin kitaplarını okursa nefsini hakir ve zelil görür, kibir ve büyüklenme hâli kalmaz.

 

- Biraz daha anlat! Nefsime ağır gelse de içim ferahlıyor  Behlül!

 

- Sultan’ım, “Şu rüyaları gördüm, şu sırlara vâkıf oldum, iç âlemime şöyle ilham olundu…” gibi sözler söyleme! Çünkü bunları düşünmek, böyle davranmak insanı helak eder Allah muhafaza! Amma ne zaman ki emniyet sahibine ulaştığında sana lütuf olunan Allahü teâlânın nimetlerini anlat, kibir için ve beğenilmek için değil. Kendini, günahkâr birinden dahi hayırlı ve üstün görme, hor ve zelil bir insana karşı da kibirlenme! Kim Allahü teâlâ için tevazu ederse Allahü teâlâ onu yükseltir.

 

- !!!

 

- Sultan’ım, müridin üzerine en tehlikeli olan iki şeyden sakın! Birincisi, kadınlarla konuşmayı ve oturup kalkmayı sevmek, ikincisi ise yaptığın amellerin kendi güç ve kuvvetinle olduğunu sanmaktır. Padişah olsan da senin hakikatte ne gücün ne de kuvvetin var, hepsi Allah'tandır. Eğer Allahü teâlâ olmasaydı sen Müslüman, mümin olamazdın ve Hâk teâlâya kulluk edemezdin.

 

- !!!

 

Bu arada toprak yolda yürüyenleri görüyorum, toza bulanmışlar, kimseler umurlarında değil. Padişahla yan yana olmamıza rağmen, gözüm hep aşağılarda. Bu hâlimin de nefsimden olabileceğini düşünüp üzülüyorum. Etrafımda büyük, yüksek evler de yapılmaya başlamıştı. Görebildiğim çayırlıkta bir asker ot biçiyor.

 

DEVAMI YARIN