AB'lilerin Diyarbakır ziyaretleri

A -
A +

Avrupa Birliği'nin değişik kuruluşunda vazifeli biri, mesela genişleme üyesi, parlamento başkanı vs. Bir sebeple Ankara'yı ziyaret ettiğinde ziyaretin ortasında veya sonunda mutlaka Diyabakır'a da gidiyor. Bir, üç, beş değil hemen hepsi aynısını yapmakta. Neden illa Diyarbakır? Eğer bir doğu-güneydoğu şehrinin problemleri irdelenecekse neden -mesela- bazen de Muş, Bingöl, Kars, Urfa değil de mutlaka ve mutlaka Diyarbakır? Bu ısrar çok manidar ve çok düşündürücü. Niçin İlla Diyarbakır ve illa Leyla Zana? Zana ile birlikte bir çok politikacı içerde yattı. Neden onlar aranıp sorulmaz da hep Leyla Zana ön plana çıkartılır? Bu noktada Mesut Yılmaz, sözüne açıklık getirmelidir. Eski başbakan, "AB'ye giden yol Diyarbakır'dan geçer" demişti. Peki, neye dayanarak öyle konuştu? Diyarbakır canımızın bir parçası, Diyarbakırlı vatandaşlarımız da canlarımız. Ama AB'lilerdeki bu Diyarbakır düşkünlüğü artık rahatsızlık verecek raddede. Diyarbakır çok sancılı zamanlar yaşadı. '70'li yıllarda her taraf "başkent" tabelası ile doluydu. sağda solda "başkente hoş geldiniz" yazıyordu. O müfrit hareketlerden, fitnelerden hepimiz çok çektik. En çok çekense Diyarbakırlı oldu. Onun için Diyarbakırlı AB'lilerin niyetlerini çok iyi anlayıp ona göre davranmalılar. Şu ân rüzgâra kapılmış gidiyorlar. Gelenler kurtarıcı gibi karşılanmakta. Onlar kurtarıcı falan değil. Buna kesin olarak inanmalı.. AB'ye gireriz. İş birliklerimiz, ortaklıklarımız olur. Fakat kardeşlik başka. Kardeşlik, uğruna ölmek, ancak kendi aramızda mümkün. Diyarbakırlı çok uyanık olmalı. Leyla Zana da. Kullanılmamalılar: Buna fırsat vermemeliler. Tabiî devlet de uyanık olmalı. Ankara'ya gelen, ayağının tozu ile Diyarbakır'a koşuyor. Niçin? Bugün, Kürt menşeli nüfusun varlığı hissedilen Diyarbakır, yarın Ermenilerin bir zamanlar yaşadığı şehirler mi? Bu zihniyettekiler muhteşem Sultanahmet Camiî'nin altını kazıp güya orada mevcut olan Bizans sarayını çıkartmak isteyen proje sahipleriyle aynı zümreden insanlar.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.