Amerika, Osmanlı gibi yönetebilir mi?

A -
A +

Amerika Birleşik Devletleri'nin Ortadoğu için yeni bir strateji peşinde olduğu söylenmekte. Strateji şu, Ortadoğuyu Osmanlı gibi yönetmek. Gerekçesi de şöyle, Osmanlı Devletinden sonra bölgeyi işgal eden İngiliz ve Fransızlar buradan ayrılıp bir takım devletler kurdururken ırk, mezhep, aşiret gibi gerçekleri nazarı itibara almadan masa başında cetvelle haritalar çizmişlerdir, bu yüzden radikalizm doğdu, bazı akımlar siyasallaştı. Bu ne demek? Bu şu demek, "o halde o haritaları değiştireceğim"... Aslında Amerika'nın fikri yeni değil. Bu gerekçesi dünden beri devam etmekte. Şimdi BOP hayalciliğinden sonra, Irak giderek çıkmaza sürüklenince bölgeye dair dini, tarihi, sosyolojik değerleri daha bir dikkat etmeye başlamış görünüyor. Buna BOP olmadı Osmanlı stratejisini deneyelim de denemez mi? Çünkü Irak, kısa Amerikan tarihinde ikinci ve daha felaketli Vietnam. Bu kadar yüksek teknolojiye rağmen Iraklı direnişçiler her gün daha güçlenmekteler. Aslında Amerika'nın İngiliz ve Fransız işgali sonrasına dair dedikleri tamamen doğru. Ama, bunun için böylesine kanlı bir işgal yapılması, Irak'ın mahvedilmesi şart mıydı? Ayrıca Osmanlı olmak kolay mı? Osmanlı olacaksa onun evladı olan Türkiye Cumhuriyeti'nin olması gerekir. Halbuki Türkiye PKK terörüyle, Ermeni iftira kıskacında. Müttefikimiz Türk kamuoyunda sürekli itibar kaybetmekte. Dostluğun emrettiği yerine getirilmeyince Türk milleti kırılmakta. Bir anlamda 70'li yıllarda Amerika yüzünden 5 bin gencimiz öldü. Eğer onlar can vermeseydi, belki de Türkiye, SSCB peyki olacak, kızıl güç, Akdeniz'e inecek, Sovyetler çökmeyecek, bugün, dünya başka, bir manzarada seyredecekti. Ortaokul veya liseye gidiyorduk, bir gün Amerika'nın Sesi Radyosu'nda Talat Sait Halman'ın şöyle dediğini hatırlıyoruz "Osmanlı ile ABD arasında şaşılacak kadar benzerlik var". Halman, o sırada uzun yıllardır Amerika'da yaşamaktaydı. Daha sonra Türkiye'de kültür bakanı oldu. Osmanlı Arşivi'nde de en fazla Amerikalı uzmanlar çalışmakta. Modern zamanların "imparator"u elbette tarihin büyük bir imparatorluğunu taklit edecektir. Ancak kelimeye dikkat edilmeli. Taklit. Taklit, aslı gibi değildir. Amerikalı yöneticiler Ortadoğuda batağa gömüldükçe Osmanlının bölgeyi ne yapıp da 6.5 asır idare edebildiğini şaşarak düşünmekteler. Bunun cevabı çok kısa, fakat batılı mantık, ne kadar anlar bilemiyoruz. Osmanlı, esasında imparatorluk değildir. Zira imparatorlukta bir ana devlet vardır, bir de sömürgeler, sömürgeler soyularak, talan edilerek ana devlete taşınır. Avrupa hep böyle yaptı. Osmanlıda ise her taraf "memaliki şâhâne"dir. Millet adına Sultanın mülküdür. Yemen'le Balkanların, Bağdat'la Bursa'nın farkı yoktur. Osmanlı bu anlayış ve yüksek adalet prensibiyle o kadar asır ayakta kalmıştır. Osmanlı sevgi tesis etti, korku salmadı. Oysa Amerika işgalin daha başında emsalsiz Bağdat kütüphanesini yağmalayıp Amerika'ya taşıdı. Sünni Müslümanların mezhep imamlarının türbesini bombaladı. Irzlara tasallut edildi. Çıplak insanlar en adi muameleye maruz kaldı. Osmanlı, önce adalet, sonra insanlık, sonra merhamet demektir. Bütün dünyanın Osmanlıdan, Türklerden öğreneceği çok şey var. ABD boşa zaman kaybetmesin. Zaman aleyhine işliyor, Yapacağı belli, Ankara'yla, anlaşmak. Otonom, bir Kürt idaresini koskoca bir devletin yerine ikame etmeye kalkışmak vahim hatadır. Haritalar düzelecekse, ki düzelmeli, bunu Türklerle yapmalısınız. Başka çare yok, ötesi felaket.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.