Anormali normal sanmak

Özal öncesinde bir vatandaş, ancak 3 yılda bir yurt dışına çıkabilirdi, bunu normal sanırdık. Cebinde bir paket yabancı sigarayla yakalanan kaçakçılıktan mahkemeye verilirdi, normal sanırdık. Hiçbir itibarı kalmamış TL'nin itibarını korumak için klasörler dolusu mevzuat vardı, bunu normal sanırdık. Yüzde 70 enflasyonla yaşamış olmayı normal sandık. Dünyanın hiçbir gazetesinde bizdeki gibi çıplaklık olmadığı halde bunu da normal sandık. 23 milyon km2'den 770 bin km2'ye düşmeyi normal sandık. Komşularımızın tamamıyla düşman yaşamayı da. Her sene trafik canavarına binlerce kayıp ve yaralı vermeyi de. Her sene üniversite kapısında 1 milyon genci perişan etmeyi de. Her sene 10 binlerce hektarlık ormanı zalim bir izmaritle yakmayı da. Sayın sayabildiğiniz kadar... Anormallikler hayatımızda öylesine yer etmiş ki onları normal sandık, sanmaktayız. Bakınız her sene olduğu gibi bu sene de YAŞ/Yüksek Askerî Şûra toplandı. Şûra, terfi edecek, emekli olacak askerleri tesbit eder. Fakat 1996'dan beri buna bir uygulama daha eklendi. İrticadan ihraçlar. O zamandan beri sürüp gitti. Birkaç zamandır, başbakanlar bu kararlara muhalefet şerhi koymaktaydı. Bu defa ihraç olmadı. İhracın olmaması bazı medya mensupları tarafından sürpriz diye verildi. Halbuki normali ihraç olmaması. İhraç, anormal, istisnai uygulama. Veya bir başka söyleyişle asıl sürpriz o. Ama anormallik öylesine yer etmiş ki ana muhalefet sözcüsü, imalı ve iğneli bir dille hem TSK'yı ve hem de iktidar partisini soktu. Mantığı şu, "TSK büyük bir kitle, böyle bir kitlede irticai faaliyet nasıl olmaz?" Eğer, namaz kılmayı, cumaya gitmeyi, oruç tutmayı vs. mürtecilik sayıyorsanız evet mutlaka vardır. Ancak ülkesinin bir parçası, halkın parçası olan Türk Ordusu, artık bu insan haklarını yerine getirmeye mürtecilik/toplumu geriye götürmek saymayacaktır. Ordumuz, halkla arasını açan niyetleri çoktan fark etti. Artık fiilen 28 Şubat kâbusu bitmiş, hayat normale dönmüştür. Ne yazık ki iktidara talip ana muhalefet partisi bunları göremiyor, anlayamıyor. Namaz kılmayı, hacca gitmeyi, kurban kesmeyi gericilik sayan bir parti bu memlekette hiçbir zaman normal şartlarda iktidar olamaz. Anormal şartlar da zaten ortadan kalktı. Sözcüye bakınız ne diyor? Ordu, iktidar partisine yakınlaşmış. Nerden anlıyorsun? YAŞ'ta ihraç yok. Faraza 50 yetişmiş subay atılsaydı, ordu iktidarın düşmanı mı olacaktı? Aslolan icra/yürütmeyle anayasal kurumların ahenk içinde çalışmasıdır... Anormali, normal sayma şüphesiz ki bu bir psikolojik hastalık. Psikolojide buna ne deniyor acaba?!.