Avrupa, Türkiye'den vazgeçebilir mi?

A -
A +

İstanbul Harbiye'de bir müze vardır, ismi Askeri Müze. Osmanlı zamanındaki harbiye binası, bugün bir kültür merkezi olarak faaliyette. Her vatandaşın, her müzemiz gibi öncelikle bu müzeyi de görmelerini hararetle tavsiye ederiz. Harbiye Müzesi'nin duvarlarından birinde asılı olan bir haritada Osmanlı Türkçe'siyle "Avrupa-yi Osmanî" yazar. "Osmanlı Avrupa"sı demek. Bu sıradan gibi duran iki kelimeyi ilk mektep çocuklarının bile anlayacağı bir mantıkla analiz edersek, ortaya şu çıkar, demek ki bir Osmanlı devleti, bir Avrupa kıtası, bir de Osmanlının bu kıtada hükümran/egemen olduğu coğrafya var. Tamamı tamamına böyle. Söz konusu harita en azından 100 yıllıktır. O zaman Avrupalı, AB'yi rüyasında bile görmemektedir. Avrupa Birliği, II. Dünya Harbi sonrasına ait bir fikirdir. Haritayı bir vesika olarak kullanmalıyız. Dünkü makalemizde yazılıydı, daha evvel de bir çok kereler dile getirdik. Zira tez bize ait. Türkler, Süleyman Şah'ın sallarla Rumeli'ye geçtiği 1352'den beri Avrupa'dadır, Avrupalıdır. Bizim Rumeli dediğimiz güneydoğu Avrupa'nın Avrupa olmadığını iddia edecek bir kişinin çıkması imkânsız. Aynı şekilde her makul ve mantıklı Avrupalı şu gerçeği de asla inkâr edemez. Şayet Türkler 1352'den 1922'ye kadar Avrupa'da kalmasaydı Avrupa bugünkü medeniyet seviyesinde olamazdı. Almamış, hep vermişiz. Osmanlı kim? Bugünkü Türkiye Cumhuriyeti'nin dünkü ismi... Bu matematik hakîkate rağmen Avrupa fanatizmi, bize olmadık zorluk, sıkıntı ve müşkilatlar çıkartmakta. Avrupa sağa, muhafazakârlığa kaydıkça da sıkıntılar artıyor. Solingen Faciasından, Karikatür Krizine derken bu günlere geldik. 1959'dan beri AB üyeliği için kuyruktayız. Ayaklarımıza kara sular indi. Biz beklerken dünkü doğu bloku devletleri 12 yıl gibi sembolik zamanlarda ortaklığa kabul edildiler. Girmemiz-girmememiz bahsi diğer. Ancak adalet farklı bir duygu. Türkiye'ye karşı adil davranılmıyor. Nicolas Sarkozy'nin de Angele Merkel gibi akıllanacağı ileri sürülmekte. Bir papaz kızı olan Merkel ne kadar değişti, bir Macar Yahudi'si olan Sarkozy değişir mi bilemeyiz ama mesele Avrupa'nın. Avrupa, Türkiye'den vaz geçemez. Şayet Türkiye'ye karşı hak etmediği bir muamele ortaya çıkarsa şüpheniz olmasın ki bu Avrupa'yı bölebilir. Türkiye yalnızca Osmanlı devlet-i ebed müddetinde değil, Türkiye devlet-i ebed müddetinde de Avrupa'ya çok şeyler kattı. Onları II. Dünya Harbi yıkıntılarından çağdaş medeniyete Türk alın teri taşımıştır. En azından çok mühim bir pay bize ait. Ankara gayet sakin olsun. Bizimle olamazlarsa, bizsiz hiç olamazlar. Sağa kayıyor, muhafazakârlık yükseliyor, Türk düşmanlığı hortluyor. Bunlar AB'nin sonu olabilir. Sarkozy-Merkel ikilisi AB'yi bitirebilir. Peki AB'ye karşı B planımız var mı?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.