İspanya Başbakanı Jose Maria Aznar, sözünde durdu ve siyaseti bıraktı. Aznar, 8 yıl evvel 43 yaşındayken bu göreve gelmişti. Geçen sene 50 yaşına bastığında 2004'teki genel seçimlere girmeyeceğini açıklamıştı. Başbakan Aznar, Le Monde gazetesine verdiği mülakatta gerekçesini şöyle açıklıyor: -Birçok insanın siyasete henüz adım attığı bir yaşta bu işi bıraktığımın farkındayım. Tabii her yolun bir sonu var. Böylece yeni bir hayata da vaktinde başlamış olurum. Fransız muhabirin "bu 8 yıl size ne kazandırdı?" sorusuna verdiği cevapsa üzerinde düşünülmeye değer kalitededir: -Karar verme kabiliyetini kazandırdı? Karar vermek çok zordur. İsabetli karar vermekse daha zor. Böyle bir kabiliyet kazanmış ki zirvede iken hem başbakanlığı hem siyaseti bırakıp sade bir hayata dönüyor. Dediği çok doğru her yolun bir sonu var. Üstelik siyaset bir meslek değil. O sahaya giren hizmetinin bittiği kanaatine vardığında veda etmesini de bilmeli. Aznar 8 yıl evvel İspanya'nın başına geldiğinde şüpheyle karşılandı. Bu sakin adam ne yapabilirdi? Öyle ya politikacı dediğin cerbezeli olmalı. O sakin ve durgun adamın zamanında milli gelir 32, kişi başına gelir 27 kat arttı, İspanya, Avrupa'nın en gelişmiş ülkelerinden biri oldu, işsizlik ciddi bir darbe yedi. Jose Maria Aznar'ın ayrılması Yunanistan'ın başbakanı Kostas Simitis'in yerini Yorgo Papandreu'ya bırakması gibi değil. Simitis, seçimi kaybederken bu kararı verdi. Nitekim Pasok, Papandreu'ya rağmen kaybetti. Aznar'sa kararını 1 yıl evvel açıklamıştı, o, ayrılırken Halk Partisi zafere koşuyordu.