Batıdan iyi doğudan kötü haberler

A -
A +

Yarın 6 Ekim, aylardır sözü edilen gün. Türkiye, kendisinden istenen ev ödevlerini yerine getirdiği için AB Komisyonundan açıklayacağı İlerleme Raporunun dürüstçe kaleme almasını ve artık bir bahane çıkartmamasını bekliyordu. Nitekim Alman başbakanı Gerhard Schröder ile görüştükten sonra bir konuşma yapan başbakan Tayyip Erdoğan Avrupalılardan delikanlı duruş göstermelerini beklediğimizi ifade etti. Gelen haberler iyi. Komisyon, Türkiye'nin siyasi kriterleri yeterince yerine getirmesinden dolayı tam üyelik müzakerelerine başlanmasını tavsiye edecek. Bunlar dışarı sızan haberler. Her ne olursa olsun sızanla aslı arasında farklar olabilir. Nitekim dün, uygulamada doğabilecek aksaklıkların müzakereleri askıya alma sebebi sayılacağına dair haberler de geldi. "Müzakerelere başlanmalı ama..." ihtirazi kaydı konacağı belliydi. Her şey yarın netleşecek. Yine de bugünden belli ki iyi haberler alacağız. Nitekim geçen hafta İKÖ-AB toplantısının iptali yüzünden incinen KKTC de bir imkâna kavuştu. Bilindiği gibi KKTC, İKÖ'de "Kıbrıs Türk Devleti" ismiyle temsil edilmeye başlandı. AB'nin isteği üzerine İstanbul'da yapılması planlanan toplantıya da bu isimle girecekti. Dönem başkanı Hollanda bundan dolayı çekilince toplantıyı iptal zorunda kaldık. Halbuki AKPM, şimdiden sonra KKTC'yi her defasında Kıbrıs Türk Heyeti sıfatıyla meclis toplantısına davet edecek. Bu da iyi bir gelişme. Rumlar istemese de böyle bir karar alınmıştır. İstanbul'daki toplantıda da bu formül uygulanabilirdi diye düşünülse bile bu defa İKÖ nezdinde kazanılmış bir hak ortadan kalkardı. Nitece itibariyle TC için de KKTC için de varılan nokta fevkalade değerlidir. Bu sonuçta Kıbrıs Rum tarafını gümrük birliğine dahil etmemizin büyük payı vardır. Erdoğan ve Gül ikilisiyle ekiplerini tebrik ediyoruz. Avrupa'da Türkiye rüzgârı esiyor. Türk başbakanının Almanya'da gördüğü mükemmel ilgi dahi devletimiz adına başlı başına bir muvaffakiyettir. Almanya'nın son zamanlardaki çizgisi çok dostane. Onu İtalya takip etmekte. Veya İtalya'yı Almanya takip ediyor. İtalya'dan sonraki sırada da Yunanistan var. Bu ülkelerin başbakanlarına teşekkür ederiz. Verheugen'e de teşekkür etmeli. Bir zamanlar Türk düşmanı olarak görülen bu diplomat, karşısında ciddiye alınır bir kadro görünce tamamen değişti. Fransa'nın ise kendine göre hesapları var. Avantajlar koparma peşinde. Ankara, Paris'i ikna etmelidir. Bütün bunlara rağmen başbakanın da dikkat çektiği gibi rehavete gerek yok. 6 Ekim bir tavsiyedir. 17 Aralıksa randevu değil, randevu verme tarihi. AB'ye girmiyoruz. Tam üyelik için 15 yıllardan bahsedilmekte. Ne kadar savsaklasalar da en azından 29 Ekim 2023'te girebiliriz. Onun için kimse hayal görmesin. Bu kadar yorgunluk, randevu tarihi alıp görüşmelere oturabilmek içindi. Ne var ki eşitler içinde yer almak da az itibar değildir. Batımızda güzel gelişmeler olmakta... Doğumuz ile güneyimiz ise berbat. Irak'ta da Filistin'de de katliam var. Eğer bir ülkede her gün 100 kişi hayatından oluyorsa jenosit, soy kırım bu değilse nedir? Irak'la Filistin'de her gün bu civarda insan ölmekte. Bağdat ve Kudüs acı gözyaşları içinde.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.