Beyaz eylem kara mizah

Asgari ücretin tam da asgari ahlâk imtihanından geçtiği günlerde bu defa bambaşka bir iş kolundan iş bırakma haberi geldi. Doktorlar, "eşit işe eşit ücret ve daha iyi çalışma şartları" talebiyle greve gittiler. Olay, ülke adına hiç de yakışık alır bir gelişme değil. Asgari ücretli gibi hekim de geçim zorluğunda... Halbuki genel kanaat, sağlık doktorlarının en çok kazanan sınıftan olduğu yönündedir. Eskiden öyleydi. Bugün de serbest çalışıp iyi kazanan doktorlar mevcut ama istisnalara göre hükmedilemez. Tıp tahsili, bir ömrün neredeyse yarısına eş zaman alır. Zordur, pahalıdır. Mesleğe geçtikten sonra da bu zorluk ve pahalılık devam eder. Resmi hastanelerde alet, edevat ve çalışma şartları günün gerisindedir, bu sıkıntıyı en fazla doktorlar yaşar. Halk ise yalnız kendi çilesiyle alakadar olur. İtilip kakıldığı, hekimden de layıkıyla şefkat görmediği için suçlu olarak onu görür, onun arkasından söylenir. Oysa çok kimsenin daha kahvaltı sofrasına oturmadığı saatte doktor, kapısına dizilmiş sıra sıra hastaya derman olma derdindedir. Bazıları, bu eyleme kızacaklardır. İnsaflı olmak gerekir. Doktor, hakkıyla kazansa şu kış günü sokağa dökülüp hak arama derdine düşer mi? Yazık... Doktorunu dahi insanca yaşatamayan sisteme binlerce kere yazıklar olsun. Doktor böyle de gazeteci, avukat, muhasebeci, mimar vs. çok mu iyi? Bakmayınız her mesleğin kaymağını toplayan bir avuç iş bilire, açık göze, çıkarcıya. Hemen her sektörde sıkıntı mevcut. En fazla da namuslu insanlar ezilmekte. Suçlu bu ve benzeri meslek mensuplarında. Diploma peşinde koşacak ne vardı? Bakınız, mankenler, futbolcular, şarkıcılar, pop starlar, hop yıldızlar hiç eylem yapıyor mu, onlar iş bırakıyor mu? Şu ekranları doldurup saatlerce manken dedikodusu veya futbolcu lafazanlığı yapan kıranta adamlar biraz da asgari ücretliyi, namuslu meslek erbabını, beyaz eyleme sürüklenen doktorun derdini konuşsalar ya!.. Bir berbat çark işliyor. "Sistem" diyoruz ama artık o bile değil. Sosyal hayat bir mafya çarkına kapılmış gidiyor. Ondan sonra da "Sosyal devlet!" Neredeymiş o?