Bu dünyadan bir Cem Karaca geçti

Evet, o da geçti gitti... ama, çok şeyleri arkada kaldı. Evi, gezip dolaştığı muhitler, eşyaları, fotoğrafları ve en şaşılacak olanı sesi burada kaldı. O halde insanın oraya kendisiyle götürdüğü ne? Cem Karaca'ya bakınca aynı zamanda Barış Manço'yu hatırlardık. Aynı dönemin birbirine yakın duruşlu iki sanatçısı da bugün aramızda değil. Karaca, olduğundan daha yaşlı görünüyordu. Bunda şüphesiz ki yaşadıklarının etkisi var. Bir insanın başına gelecek sıkıntıların en büyüklerinden biri vatandaşlıktan çıkartılması, doğup büyüdüğünüz topraklardan bir gün ayrı düşüyorsunuz. Orayla bağlarınız koparılıyor. Ondan sonra hasret, içinizde alev alev yakıyor. Bugün belki ne bunu yapanlar ne de Cem Karaca suçlanabilir. Sanatçının yaşadıkları Türkiye'nin onun hayatıyla eş zamanlı siyasi ve sosyolojik tarihidir. Çünkü, o dönemlerde insanlar klişe cümlelerle tasnif ediliyordu. İki kutuplu dünya vardı, soğuk savaş vardı, bir de dünyanın figüranları. Tefekkür değil, slogan ön plandaydı. Komünist, faşist, gerici... Bu klişeler, bu sloganlar bugün utanç vericidir. Çok insanın haksız yere canını yakmıştır. Bir düşününüz, yaşadığınız ömrün yedide birini sürgünde geçiriyorsunuz. Sebep farklı bakışınızdan dolayı. Halbuki aynı insan, Turgut Özal'ın teşebbüsüyle yurda döndükten sonra önceki düşüncelerini daha sonra tekrar gözden geçirmiş ve kendine yeni bir tarz seçmiştir. Bu defa da eski arkadaşları için "dönek" oldu. Bu da ayrı bir klişe. Tahlil yok, derinlik yok. Sadece kalıp, klişe ve sloganlarla hareket ediyoruz. Bunlar, herhalde en fazla üçüncü dünya ülkelerine mahsus davranış biçimleri. Ona bir zamanlar, komünistin ne demek olduğunu dahi doğru-düzgün bilmeden komünist diyenler, vasiyeti açıldıktan sonra muhakkak ki pişman olmuşlardır. Alkış ve tören değil yalnızca dua istiyor. Dönek diye çamur atanların da cenazesindeki sevgiyi görünce mahcup olduklarından eminiz. Bırakınız insanlar kendileri olsunlar. Kendi hatalarını kendileri bulsunlar. İnsanlara hatalarını tashih, düzeltme fırsatı verilmeli. Ne demek hain, ne demek dönek? Bunlar insana, yüce Allah'ın en şerefli mahluk olarak yaratıp kulluğuna kabul ettiği insana yakışmıyor. Bu dünyadan Cem Karaca diye bir adam geçti. Bu adam, hançeresini paralarcasına bir şeyler haykırıyordu. Söyleyecek sözü, sözleri olmalıydı. Söyleyecek sözü olanın cezalandırılmadığı ülkeye kalkınmış ülke derler. Yıllık gelir seviyesi sonra gelir. Bir kimse adamsa söyleyecek sözü vardır. Ama asıl adam, son söylenecek sözünü iyi seçendir.