Devlet-i ebed müddet

A -
A +

Osmanlı devleti, kemal noktasına gelince zeval de vuku buldu. Devletler, yıkılır, rejim değiştirir, isim değiştirir. Aslolan milletin devam etmesidir. Devlet, yıkıldı fakat millet yerindeydi. Bundan dolayı, Türk milleti, Gazi Mustafa Kemal riyasetinde toplanan TBMM'in şahsında "Türkiye Cumhuriyeti" ismiyle yeni devletini kurdu. Esasında Tanzimat, 1923'ün habercisidir. Arada Sultan Abdülhamit gibi bir padişahın olması yıkılışı 33 sene geciktirdi. Devletler, sosyal varlıklar. Onlar da canlılar gibi doğar büyür ve göçerler. Devleti meydana getiren millettir. Millet, esarete düşmedikten sonra devletini devam ettirir. Kurtuluş savaşımızın en büyük hususiyeti esareti önlemesidir. Eğer, o günlerde esarete düşmüş olsaydık mahvolmuştuk. Sevr bir esaret projesidir, esaret hayalidir. Bu iki kelimeye lütfen dikkat ediniz. "Proje" ve "hayal" diyoruz. Çünkü Sevr bir muahede yani andlaşma değildir ve olmamıştır. Sultan Vahidettin önüne getirilen Sevr projesini reddederek imzalamadı. Sevr'i "andlaşma" diye anmak büyük gaflet. Buna rağmen, şanlı İstiklal mücadelemize rağmen o proje, hiçbir zaman unutulmadı. Batının gizli gündeminde hep yaşadı ve yaşıyor. Onun için zaman zaman ya Kürt asıllı Türkleri kışkırtmaktalar. Veya özbe öz Türk olan Alevileri. Her iki zümre üzerine de yalan üstüne yalan bina edilmekte. Alevi'ye, Kürt'e "azınlık" demek şeytanın bile aklına gelmez. Yalnızca bazı batılılar değil, onlara meftun yerliler de diyebilmekte. Halbuki bu zümreler dünkü devletimizde de mevcuttu. Dünkü üst kimlik "Osmanlı"ydı. Bugün Türk. Türkiye Cumhuriyeti, Türk'ün "devlet-i ebed müddet" 'ebediyete kadar devam edecek devlet', fikrinin yeni adıdır. Bugün devletimiz, Allah'a şükür dünyada fevkalade itibarlı noktaya yükselmiştir. Bunu 81 yılda gerçekleştirdik. Doğru, lakin ardında bin yıl ve ötesi zamanlardan gelen birikimlerimiz var. İran'la 1638'de akdettiğimiz Kasrı Şirin andlaşması bugün de yürülükte. Bir düşününüz 1638'de şu günkü devletlerden kaçı vardı? Bugün devletimiz sadece Türkiye Türklerinin değil, dünya Türklüğünün ve İslâm dünyasının da yüz akıdır. Bu güç ve itibar AB' süreci başladıktan sonra daha da artacaktır. Bundan sonra Avrupa devletleri bize yakın olmak için birbirlerine çelme atarlarsa şaşmayınız. Artık tarihimizle barışmak durumundayız. Devlet tek, isimleri değişiyor. Türkiye Cumhuriyetini yüceltmek için maziye hakaret, Atatürk'ü anlatmak için padişahlara saldırı, dine sataşmak gerekmez. Onlar bir devrin ayıpları olarak kalsın. Bize düşen, bizi devletsiz bırakmayan dedelerimize minnettarlığımızı arzdır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.