Dua köprüsü

A -
A +

> Şimdi dua çağındayız. İnsan hiçbir devirde bu kadar yalnız değildi. İnsan, şimdi duaya yöneliyor. O kanaatteyiz ki bir zaman sonra hekimler, reçetelere "dua" da yazacaklar. > WashIngton, DC Beşeriyetin en talihsizleri amentüsü olmayan inançsızlar, yani ateistlerdir. Ateist, ruhani bir şeye inanmadığı gibi duaya da inanmaz. Yok dediğine nasıl el açacaktır? Bir kimsenin yaşadığı ânda kelime-i şahadet, kelime-i tevhid, istiğfar yoksa, haftasında cuma, aylarında kandiller, senesinde oruç yoksa, kulağında ezan, zevkinde çini, minare, kubbe, bakışında hüsnü hat yoksa o ne kadar talihsizdir. İnanan insan, daraldığında, bunaldığında, yalnızlaştığında, çaresizleştiğinde, bir yere sığınma ihtiyacı olduğunda, kendinden kurtulma zarureti duyduğunda, iyilik yapma arzusuna kapıldığında kalbden, içten, gönülden duaya sarılır. Duasını yapar, ferahlar, dağların altından kurtulur. Kişi duayla kendini yeniden keşfeder. Hayatın anlamını tekrar kavrar. Öfkenin çirkinliğini arkada bırakır. İnsan, on dokuzuncu asrın sonuna kadar iç dengelere sahipti. Fransız ihtilalinden sonra materyalizm ön plana geçti. Kim ne çektiyse emperyalizm ve materyalizmden çekti. İzm'ler ve ist'ler iki asır boyunca insan ruhunu bir güve gibi kemirdiler. Yirminci asır, ferdi hayat açısından ilaç asrıdır. Beşer çaresizliğinin çaresi olarak renkli çocuk şekerleri gibi torba torba ilaçlar görüldü. Dünya kurulduğundan beri sürüp gelen an'anevi tedavi usullerine kapitalist ilaç fabrikaları, 'koca-karı ilacı' iftirasını yapıştırdılar. Duaya ise 'üfürükçülük' dendi. Çeyrek asırdır artık bu böyle değil. Şimdilerde o 'koca-karı ilacı' denen tıbbi tedavinin adı 'alternatif tıp'tır. İtibarı da hayli yüksek. Kaldı ki 'koca-karı' diye küçümsenen büyük anneydi. 'Nine' adlı bu büyük anneler, cemiyetin kültür taşıyıcılardır. Onların sürgün edilmesiyle ailede iç huzur çöktü. İnsanlığın alternatif tıbbı yeniden bulmasının ardından üçüncü dönem geldi. Şimdi dua çağındayız. İnsan hiçbir devirde bu kadar yalnız değildi. O şatafatlı mekânlar, gerçekte evden ziyade yalnızlık anıtlarıdır. İnsan, şimdi duaya yöneliyor. O kanaatteyiz ki bir zaman sonra hekimler, reçetelere "dua" da yazacaklar. Dua, insana köprü olacak. İnsanla insan, insanla aile, insanla sosyal hayat, insanla huzur ve insanla ahiret arasında köprü olacak. Dua insanın kalbini besleyecek. İnsan, duayla yeniden güzel insan olacak. Arefenin araladığı huzur kapısından dudaklarında dualarla bayrama giren güzel insanlar, bu inanç, bu amel, bu ramazan, bu leyle't ül kadr, bu dua güzelliğini yeryüzüne yaymalıdır. Yeryüzü, yeniden size hasret. Dünya kan kaybediyor. Sebep, farklı görünse de aslında hep aynı. İnsan, emperyalizm ve materyalizm mağdurudur.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.