Erdoğan'ın adayı kim?

Başbakan Recep Tayyip Edoğan, cumhurbaşkanlığına dair belki ilk defa konuştu. Makedonya seyahati sonrası uçaktaki basın sohbetinde konuya ilişkin söylediklerini bir kaç noktada toplamak mümkün... Cumhurbaşkanında liderlik vasfı olmalı, cumhurbaşkanı birleştirici olmalı... Bu vasıflardaki birini TBMM seçebilir. Bu meclisin cumhurbaşkanı seçemeyeceğini söylemek meclise haksızlıktır. Cumhurbaşkanını halk seçsin demekse bir saptırmadır... Başbakanın bunları söylediği gün iki kişi daha konuştu. Ana muhalefet lideri Deniz Baykal ve muhalefete meyyal söylemler içindeki TÜSİAD başkanı Ömer Sabancı. Baykal, kasımda erken seçimden söz etmekte. Başbakanın dedikleriyle ana muhalefet liderinin tahminleri yan yana getirildiğinde artı- eksi birbirini yok etmekte. İktidara rağmen erken seçim kararı almak mümkün olmadığına göre seçim zamanında yapılacaktır. Sabancı'nın dedikleri yalnızca temennidir. Tabiî ki herkesi temsil makamında olacak müstakbel bir devlet adamının üzerinde ittifak edilmesi uzlaşılması gayet memnuniyet verici olur. Zaten başbakanın cumhurbaşkanında aradığı ikinci vasfı dile getirirken dolaylı olarak aynı fikri ifade ettiği anlaşılıyor. Erdoğan'ın Demirel'e göndermesine gelince. Esasında mücerred bir görüş olarak Demirel'in teklifine katılmamak imkânsız. Fakat başbakan şunu diyor, neden kendi zamanında karşı çıktı da şimdi teklif ediyor? Gelelim esas noktaya. Bir çok kanaat önderi şu sorunun cevabını arayacaklardır: -Erdoğan kendini mi tarif ediyor? Cumhurbaşkanı adayında lider vasfı olmalı, bu aday, bu milleti bütün unsurlarıyla birleştirebilmeli. Soru tevcih edildiğinde Tayyip Bey "Hayır bu vasıflar bende yok demiyecektir" Hatta ona karşı olanlar bile en azından birinci hususiyeti inkâr etmemekteler. Öyleyse Tayyip Erdoğan, zemin mi yokluyor? Recep Tayyip Erdoğan'ın Çankaya köşküne çıkmasını devletin düşmesi gibi akıl almaz bir mantıkla yorumlayanların yüreği ferah olsun, başbakanın cumhurbaşkanlığı peşinde olduğu uzak ihtimal. Zira Çankaya icra makamı değil. Erdoğan, icraatlarıyla hizmet etme niyetinde. Çankaya'da istirahate çekilme hakkını kendinde göremez. Hepimiz Tayyip Erdoğan'ın aday olmadığını bir ân evvel açıklamasının iyi olacağını yazıp söylüyoruz. Doğrusu da bu. Lakin, Erdoğan aynı zamanda bir parti lideri. "Ben aday değilim" dediği zaman partisinde hatta kendisine rağmen kaç aday çıkacağını, bunlardan bazılarının işi hırçınlığa kadar götüreceğini en iyi yine kendisi bilmekte. Şöyle demek belki en isabetli söz olacaktır. Tayyip Erdoğan, ihtimaldir ki cumhurbaşkanı olmayacaktır. Ne var ki onun istemediği biri de cumhurbaşkanı olmayacaktır. O halde Erdoğan, kendini değil, kendine benzer birini tarif ediyor. O kim?