Sn. Başbakanın 1915 Ermeni Tehciriyle alâkalı açıklamasına dair yapılan TV oturumunda CHP'li vekil, ortaya bir görüş koyamama aczini Yavuz Sultan Selim Han ile ulemadan Mehmed Ebusuud Efendi ve Ahmed İbni Kemal Paşa'ya saldırarak telafi etme yoluna gitti.
Kürt Açılımı, büyük bir muvaffakiyetle devam etmekte. Bundan her kesim ziyadesiyle memnun. Bir zamandır analar ağlamıyor, gençlerimiz ölmüyor. Taşın altına elini koyanlar, 30 Mart'ta kazandılar. CHP ise plajlar partisi durumuna düşmesinden hâlâ ders almamış olmalı ki bir vekili mezhepçilik yaparak barışın konuşulduğu bir günde ekrana çıkıp yüksek şeref sahibi mümtaz şahsiyetlere saldırma cür'etini gösterdi...
Tarih, bunu böyle kaydeder:
23 Nisan 2014 Çarşamba günü iki çok mühim gelişme arka arkaya yaşandı:
Bunlardan biri, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın dünya gündemi oluşturan ve bizim "Ermeni Açılımı" diye ifade ettiğimiz yazılı beyanıdır. Diğeri ise Hamas ve el Fetih'in anlaşarak birlikte hükümet kurma aklıselimine kavuşabilmeleri. Onları kardeşler ihtilafından çıkartıp birlik kuvvetine yönelten müessir güç, Türk diplomasisidir. Böylece bölge ve dolayısıyla dünya gündemine iki imza birden atmış olduk.
Gerek yankısı artarak devam edecek olan Ermeni Açılımı ve gerekse Filistin'de birliğin tesis edildiğine dair haberin aynı gün verilmiş olması, tesadüf değildir. 23 Nisan 1920, 29 Ekim 1923'ten üç yıl öncedir. O süreçte Devlet-i âli Osman, devam etmektedir. Osmanlı Devleti, Roma Barışı'ndan sonra âlem şümul sulh ve huzuru tesis edip nizam-ı âlem fikrini hakim kılan Yüce Devlettir. Nitekim Osmanlı'nın tarih ufkundan çekilmesinden sonra dünya dengesi bozuldu, barış kayboldu. Abdülhamid Han, hal edilmeyerek iktidarına ilişilmeseydi I. Dünya Harbi ve tabiatiyle II. Dünya Harbi çıkmayacak, on milyonlarca insan ölmeyecekti. Osmalı'nın boşluğunu onun amansız hasmı İngiliz kraliyeti de 1945'ten sonraki süper güçler ABD ve SSCB de dolduramadılar. Çünkü Osmanlı sömürgeci değil paylaşımcıydı. Soğuk savaş dünyaya pahalıya mal oldu. Soğuk savaş sonrasındaki teknolojik işgallerse daha pahalıya mal olmakta.
Kürt Açılımı, ardından gelen Ermeni Açılımı, yeniden Türk Barışı döneminin başladığına dair dünyaya verilen bir mesajdır. Belki inanılması zor olacaktır ama şunu ifade etmeden geçemeyeceğiz. Suriye, hatta belki Irak problemleri bu barışı engelleme tuzaklarıdır. Bölgemizdeki sulh, vahşi kapitalizmin hoşlanacağı bir kabul olamaz. Bu gerçeği Ermeniler de basiretle görebilmeli. Türkiye'nin taziye neşretmesi fevkâlâde insânî bir davranıştır. Aynı kaliteyi Ermenistan da bizim mazlumlarımız için dileyebilmeli. Ardından da Azerbaycan topraklarını tahliye etmelidir.
Bu cesareti gösterebilen bir Ermenistan'ın kazanacağı Türk dostluğuyla refah toplumu olma şansını yakalayacağını unutmaması gerekir.