Esmer güzel kadın, yarın başbakan

A -
A +

Fark etmiş olmalısınız, devletlerin halkla ilişkilerini de bayanlar icra etmekte. Bilindiği gibi son çeyrek yüzyıldır şirketlerde halkla ilişkileri daha ziyade bayanlar yapmaktalar. Zaten daha evvel böyle bir kurum yoktu. Yaygın kanaat o ki hanımlar bu işlerde daha muvaffaklar. Bu fikirden mi olsa gerek değişik devletlerin hariciye vekilleri bayan. Şu ân hatırlayabildiklerimizi sıralarsak, Yunanistan, İsrail, Amerika dışişleri bakanları kadın. Bir zamanlar bizim dış bakanımız da kadındı. Sonra başbakan da oldu. Şimdi siyasetten uzak. Bir akademisyenken âniden politikaya daldı, sür'atle bir partiye genel başkanı oldu, dışişleri bakanlığı yaptı, başbakanlığa yükseldi. Yıldızı hızla paraldı, çabuk söndü. Yıldızının ışıldadığı günlerde 28 Şubat mağdurlarından merhum Yavuz Gökmen, hakkında "sarışın güzel kadın" diye yazdı. Bu söz lakabı oldu. Şimdilerde Yunanistan'ın dışişleri bakanı Dora Bakoyanni isminde bir hanım. Vefasızlık rüzgârının onu da unutturduğu Dilaver Cebeci, bugün yine Evliya Çelebi üslubuyla günümüz olaylarını "Seyyahı Fakir " nam sütununda hicvetseydi Dora Bakoyanni için "Dur-a Bak-o yana"şeklinde yazardı. Bakoyanni kısa bir zaman önce Ankara ve İstanbul'daydı. Dışişleri Bakanımız Abdullah Gül'le görüşmeleri oldu. Fener'deki dindarâne halinden rahatsız olmadık, bilakis dinine düşkünlüğünü takdir ettik. Türkiye'de iken verdiği mesajlar, aklı başında, kendisi cana yakın geldi. Dahasını söyleyelim, bayan Bakoyanni, bizde mevcut olan Yunan imajıyla alakasız bir tipte göründü. Halk için "Yunan"dan çok Türk gibi geldi. Şunu unutmamak lazım. Yunanistan dediğimiz dört asır hakimiyetimiz altında yaşamış. Aykırılıktan çok benzerliklerimiz var. Bizlere dışarda İtalyan mısın, Yunan mısın? diye sordukları gibi onlara da mutlaka Türk müsün? diye soruyorlardır. Bu kavga-gürültüler esasında bundan çıkmakta? Ne demek o? Fizik kanunu. Hayır muamma gibi gelmesin. Aynı kutuplar birbirini iter. Bir zamanlar bizde Sarışın Güzel Kadın vardı. Bügün Yunanistan'da Esmer Güzel Kadın iş başında. Aradaki fark şurada Esmer Güzel Kadın çok çile çekmiş. Buna rağmen azmini yitirmemiş. Kültür bakanlığı, Atina şehremaneti derken hariciye vekaletine tırmandı. Sırada başbakanlık görülüyor. Bundan bize ne? Yorgo Papadopulos'u hatırlayalım... Babası ne kadar aksi ve geçimsizse bir önceki dönem bu Yunan dış bakanı da o kadar sempatikti. İsmail Cem'le birlikte ilk Türk Yunan dostluğunun harcını temele koymuşlardı. İki bakan birbirlerine küçük isimleriyle hitap ediyorlardı. Sonra Abdullah Gül de aynı meslektaşı ile aynı sıcak havayı, dostluğu sürdürdü. Daha sonra komşumuzda iktidar değişti. Türk görünüşlü Dora Bakoyanni Yunanistan dışişleri bakanı veya dünyaya karşı halkla ilişkilerini deruhte eden bakanlık makamına geldi. Tam zıddı olsaydı, abus çehreli, laf anlamaz, fanatik biri orada görev yapıyor bulunsaydı. O zaman şu son krizler, it dalaşları, Kardaklar vs. bu kadar hafif atlatılabilir miydi? Onun için hariciye bürokrasimizin Dora Bakoyanni'nin liman ve hava meydanlarımızın Güney Kıbrıs'a açılmasına dair üzerinde çalıştığı teklif paketinin henüz tamamını görmeden "ciddiyetinden şüpheliyiz" demesi çok isabetli olmamıştır. Temenni ederiz bu söz bir yakıştırmadan ibarettir. Ortada aşılması gereken bir büyük problem bulunmakta. Bunlar demirin kerti mantığıyla çözülemez. Taviz de alacağız, taviz de vereceğiz. Esmer Güzel Kadın bir zaman sonra Yunan başbakanıdır. Münasebetlerimizin samimi seyretmesinin yarın çok faydasını görebiliriz. Tabiî şunu unutmamak lazım. Ne kadar Türk'e de benzese, mizah yazarlarımız ismini ne kadar Türkçeleştirse de muhatabımız bir başka devletin temsilcisidir. O devletin menfaatlerini takip edecek. Yeter ki makul davransın, aklı başında ve uzlaşılır olsun. 10 yıl kadar sonra Alman dışişleri bakanı -inşallah- Türk asıllı biri olduğunda ne demek istediğimiz daha iyi kavranacaktır. İyi niyetle çözülmeyecek ihtilaf yoktur. Yeter ki karşınızdaki adam olsun. Ümidimiz ordaki Türk dışişleri bakanı da Yunanlı meslektaşı da her ikisi birden fıtraten güler yüzlü insanlar.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.