Fransa, entelektüel terörizm peşinde

A -
A +

İsviçre'nin ordusu yoktur, çünkü bîtaraftır. Gelin görün ki İsviçre diğer bîtaraf devlet Avusturya gibi Türkiye'ye ve onun muhteşem mazisine karşı tarafsız değildir. Halbuki II. Cihan Harbinden sonra İsviçre'yi İsviçre, Avusturya'yı Avusturya yapan esas sebeplerden biri de Türk vatandaşlarımızdır. Bu diyarlara işçi olarak giden Anadolu çocukları, o memleketlerin öz yurttaşlarının çalışmadıkları işleri bile kabullenerek "gâvurun ekmeğini yiyen gâvurun kılıcını sallar" atasözümüz gereği yaşadıkları topraklara hizmet etmişlerdir. İsviçre ve Avusturya zaman zaman bu insanlara nankörlük ederek Türk milletine karşı hasmane tutumlar içine girdiler. Son örneğini İsviçre'de görmüştük. "Ermeni soykırımı yapılmamıştır" diyenlere hapis cezası veren bir kanun çıkarttı. Kanundan dolayı, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Yusuf Halaçoğlu, bu memlekette bulunduğu sırada az kalsın onu tutuklayacaktı. Geçen hafta Ankara'da iken mevzubahis kanunu kınadı diye İsviçre adalet bakanını İsviçre basını "alçak!" diyerek tezyif etti. Dediklerine göre bu bakanın siyasi hayatı bitmiştir. Avusturya, tarihte iki kere fetih teşebbüsümüze muhatap oldu. Hadi diyelim o, kuyruk acısını unutamıyor. Ya İsviçre? İsviçre ile hiçbir alışverişimiz olmadı. İsviçre ve Avusturya böylesi gülünçlükler gösterdiler. İkisi de küçük devlet. Fransa ise Avrupa'nın iri kıyımlarından. Fransa nasıl olur da bir İsviçre taklitçisi olur? Evet, o da İsviçre gibi kanun çıkartıyor. Teklif meclislerinde. Kanun çıkarsa orada da "Ermeni soykırımı olmamıştır" diyen hapse girecek. Az evvel işaret ettik, yaptığının bütün abesliğine rağmen Avusturya, Türk düşmanlığında belki mazur sayılabilir. Fakat İsviçre gibi Fransa'nın da bize karşı düşmanca hisler beslemekte hiçbir makul, mantıki ve haklı sebep ve gerekçesi asla ve kat'a yoktur. Kanuni'den başlayarak imparatorluğumuz, kuvvetli olduğu dönemde Fransa'yı hep korudu. Eğer bu himaye olmasa Fransa, bugün belki de Almanya veya İspanya toprağıydı. Keza Anadolu çocukları, İsviçre ve Avusturya gibi Fransa'yı da imar ettiler. Halbuki Anadolu çocuklarının Fransa'yı imar etmeye gittikleri tarihten 2 sene evvel Cezayir'de soykırım yapmışlar, 40 sene evvel de Fransız ordusu Adana, Maraş, Antep, Halep, Şam, Urfa çevrelerinde bugün işgal kuvvetlerinin Irak'taki katliamının bir benzerini işlemişlerdi. Bazı devletlerin Türkiye'ye bir şeyler demeye hakkı olabilir. Ama Anadolu, Orta Doğu ve sömürgelerinde hele hele Cezayir'deki zulümleri ortada dururken ismi geçen devletin Türkiye'ye bir şey demeye kat'iyyen hakkı yoktur. Tek başına Cezayir, utanç olarak yeter. Böylesine kanlı bir geçmişi varken Ermenistan ve bölücü Kürtçüleri kışkırtarak Türkiye'yi zora sokan. Fransa'nın bölgemize dair sinsi niyetleri bulunuyor. Lübnan'a asker göndermesi de bundan. Haçlı günlerinin rüyasını görmekte. Irak'ta 1.5 trilyon dolarlık petrol rezervi var. Onun için Ermenistan ve Kürtler üzerinden bölgeye yerleşerek o da nemalanmak istemekte. Emperyal emellerle böyle bir çıkarı olmasaydı ne umurundaydı Kürt ve Ermeni. Fransa "Ermeni soykırımı yoktur" demeyi suç saymak üzere. Yazar Kenize Murat, manifesto mahiyetinde ağır bir makale neşrederek Fransa'yı protesto etti. Kenize Murat Fransa'yı "entelektüel terörizm" yapmakla itham ediyor. Yazar, entelektüel terörizmi şöyle tarif etmekte: "İnsanlara korkutarak bir konuda istedikleri fikri yazıp söylemeye mani olmak"... Kanun çıkarsa "soykırım yoktur" diyene 5 yıl hapis ve para cezası verilecek. İşte bu Fransa bizden 301. Maddeyi lağvetmemizi istemekte. Herkesi kör, âlemi sersem sanıyor olmalı. 301'i kendi takdirimizle değiştiririz Çifte standart sahiplerinin dayatmalarıyla değil...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.