HEDEF BAŞKANLIK

A -
A +
Darbe mahsulü bir anayasayla yola devam etmek mümkün değil. Devlet, şahsî başarılarla değil sistemle yürüyebilmeli. 7 Haziran 2015 Seçimlerinde olmazsa olmaz şart, anayasayı değiştirebilmektir.
Sembolik devlet reisi, bizim tarihimize ve idari geleneğimize yabancı uygulamadır. Biz kuzey Avrupa ülkeleri değiliz. Her memleketin ve her kültürün kendine göre idare tarzı vardır. Sultan Abdülhamid Han, parlamentoyu feshetmese ve kanun-ı esâsiyi rafa kaldırmasaydı 1914 Felaketi 1880'lerde yaşanırdı. Veya Sultan Mehmed Reşad Han, ağabeyinin dirayetiyle aynı tasarrufları tekrarlasaydı I. Dünya Harbi denen yangına kapılmazdık. II Meşrutiyet şartları, Sultan Reşad'ı kelimenin tam mânâsıyla sembolik hükümdar hâline getirmişti.
Şöyle de diyebiliriz:
Eğer...
Cevdet Sunay, Fahri Korutürk, Süleyman Demirel, sembolik  cumhurbaşkanları olmasalardı 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat darbeleri yaşanmayacaktı. Bunlar yaşanmayınca enflasyon, kargaşa, terör ve hukuksuzluklar olmayacak ve geri kalmışlık sürmeyecekti.
1923-1960 Dönemi ayrı bir fasıldır. O dönemin ayrıca incelenmesi gerekir.
Çift başlılık en şiddetli şekilde Süleyman Demirel, Başbakan ve Turgut Özal Cumhurbaşkanıyken görüldü. Başkanlık sistemine geçilmesi teklifi ilk defa Turgut Özal tarafından dile getirildi. Daha sonra Süleyman Demirel zamanında da bir süre konuşuldu. Merhum Özal günlerinde olduğu gibi yazılar yazıldı, tv programları yapıldı. Sonra öylece kaldı. Bilahare Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakanlığında zaman zaman yine alevlendi ama ardından tekrar unutuldu. Şimdi sn Erdoğan, bir taraftan yarı başkanlık yaparak sistemi vatandaşa sevdirirken çok ciddi bir şekilde bu meseleye asılmaktadır.
Beş bin yıllık tarihimizde sembolik devlet reisliği son bir asır içinde görüldü. İlkinde devlet harbe sürüklenmiş, son 50 yılda ise darbeler yaşanmıştır. Bir başka ifadeyle sembolik Padişah olmasaydı imparatorluk dağılmayacak, sembolik cumhurbaşkanı olmasa 1 sente muhtaç duruma düşmeyecek, darbelere maruz kalmayacak, yüzde 70'lerde enflasyon görmeyecek, IMF komiserlerine hesap verme azabını çekmeyecektik.
Bugün ister görülsün, ister görülmesin; devlet, yeniden yapılanmakta. Bu yeniden inşa, tepeden tırnağa olacaktır. Sadrazamın yani bugünkü söyleyişle Başbakanın devlet reisinden daha kuvvetli ve kudretli olması bizim devlet hayatımızda yoktur.
Devlet reisi, ümera/emirler sınıfındandır.
Başkanlık sistemi, millî yapımıza, bünyemize daha uygundur. Başkanlıkla devlet, daha cevval, çabuk ve hızlı işleme imkânına kavuşacak, bürokratik yük ve hantallıktan kurtulacaktır.
Şu var ki Başkanlık sistemine geçebilmek anayasayı değiştirmekle mümkün.
7 Haziran 2015 Seçimleri 1982 darbe anayasasını değiştirecek şekilde tecelli etmelidir. Etmezse bir külüstür anayasaya mahkûm kalmış mekanizma bir yerde arıza çıkartabilir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.