Aydın yabancılaşması, bugün de esaslı bir mes'elemizdir. Diploma sahibi olmak, yurt dışıyla temasda bulunmak, bir kısım insanlarda aidiyetimize, milliyetimize, yerli değerlerimize hizmet yerine, yabancı hayranlığı, yabancı fikriyat ve sosyal tarzlarla bütünleşme gibi yanlışlıkları getirdi.
Bu kişiler, bir dönemde güya münevverdi, sonra sanki aydın oldu, derken özentili entellektüellik başladı. Her üç dönemin de ortak karakteri, yerlilikten, millîlikten uzaklıktır. Kendi aidiyetlerine uzak düşen insanlar, dinlerine de tarihlerine de örflerine de millî şuurlarına da yabancılaştılar.
Köklerinden kopmuş ve şu veya bu dönemde temsil yetkisi alıp bu ülkeyi üçüncü kişi, kurum ve devletler nezdinde temsil etmiş olanlarda yarınlarımıza dair proje ve büyüme inancı yoktur. Onlar için 2023 Büyük Türkiye de 2071 Cihan Devleti Türkiye de muhaldir. Hayranı oldukları emperyalist devletlerden mevkidaş veya arkadaşlarının şöyle dediklerini naklederler: "Çin bile kendini mahalli bir kuvvet olarak gösterirken, siz nasıl olur da küresel güç olmaya kalkışırsınız? Siz küresel güç değilsiniz, mahalli güçsünüz!"
Bunu başkaları söyleyebilir, yazabilir. Samimiyetle veya garezlerinden böyle düşünebilirler. Fakat bu ülke vatandaşı olan birileri bu iddiaya nasıl kanar? Hazin olan budur. Daha hazin olansa sadece kanmayıp, müdafaasını da yapmalarıdır.
Bu psikolojinin tahlili gerekir:
Bu kafa yapısında onmaz bir yabancı hayranlığı vardır. Katiline âşık olma sendromunun bir başka şekli. Ülkesini işgal edip, devletini yıkan, sınırlarını değiştiren, harfini değiştiren, varlığıyla oynayan ...ve nihâyet geri kalmışlığa mahkûm edenleri üstün görme ve onun yönlendirmesiyle hareket etme psikolojisi.
Okullarımız, diploma verebilmekte fakat o diplomayla kalmaktadır. Test çözerek üniversiteye alıp yabancı dil bilmeyi aydın olmanın tek şartı gibi gören eğitim anlayışının başına "millî" getirmekle beklenen millî hasletler kazanılamıyor.
Büyük devlet, çok çalışarak, azmederek, yılmayarak, kıran kırana mücadele vererek olunur. Bu maksatla yola çıkılınca terör örgütleri de musallat ederler, musibetler de, ajanlar da.
Başka devletlerin vesayet veya icazetiyle büyük devlet olunmaz. Buna ancak, o zavallı çeyrek aydınlar azınlığı inanabilir.
Biz, herkese ve her şeye rağmen kalbimizdeki imân, alnımızdaki terle, Büyük Türkiye olacağız.