Irak seçimi

-Güney Asya'yı unutma- Irak, Amerika'nın yönlendirmesiyle seçime gidiyor. Seçim haftasındayız. Buna rağmen seçimlerin olup olmayacağı belli değil. Olursa sonucun nerelere varacağı da belli değil. Irak şu ân 3 kuvvet bölgesine ayrılmış durumda: Kuzeyde Kürtler, orta bölgede sünnî Araplar, güneyde şii Araplar. Bir de Türkmenler var... Türkmen ismi artık Kerkük'le özdeşleşmiş durumda. Irak giderek karışık bir yumak halini almakta. Bu şartlarda bünyenin kendisinden doğmayan bir seçim ne getirir? Manzara şöyle: Kürtler, ABD ile tam müttefik. Hatta Celal Talabani'nin dediğine bakılırsa Kerkük mevzuunda ABD ve İngiltere'den yazılı garanti bile almışlar. Her iki başkent bu haberi tekzip etmedi. Nitekim diğer bölgelerden Kerkük'e sevk ettikleri Kürtlere dahi seçmen kartı verdiler. Niyet belli, Kerkük'te seçimi Kürtler kazanarak buranın bir Kürt şehri olduğunu tescil edecekler. Sonra da Kerkük başşehir ilân edilecek. Bu netice için her türlü desteği almaktalar. Ancak, Türkiye de Kerkük'ün düşmemesi için çalışmakta. Bir Türkmen Cephesi oluşturuldu. Seçimlere Türkmen Cephesi Partisi girecek, Türkmeneli Tv yayında, Ankara BM ve büyük devletlerle temasta... Ne var ki seçimler konusunda her ân her şey olabilir. Kürtler gibi şii Araplar da Amerika ile anlaşmalılar, en azından birbirlerine dokunmuyorlar.. Sünnilerse çok büyük ihtimalle seçimleri boykot edecekler. Sunniler boykota giderse Türkmenler de aynı yolu takip edecek. O zaman ne olacak? Böyle bir seçim halkı ne kadar temsil edecek? 10 asır içinde ilk defa şiilerin iktidar olduğu bir Irak'ta neler yaşanacak? Seçim emniyeti, seçimler için hakim teminatı olacak mı? Mukavemet güçlerinin şiddetli baskınlar yapacağı belli. Irak'ın yarınının bugünden daha beter olma ihtimali fevkalade yüksek. Kerkük düşerse Türkiye'nin eli kolu bağlı seyredeceğini düşünmek saflık olur. Ankara'nın güvenliği Kerkük'ten geçmekte. PKK için Türkiye'yi tatmin edici bir icraat yapmayan ABD bir de Kerkük krizine yol açarsa işler iyice sarpa saracaktır. Öbür taraftan şii iktidarın hakim olduğu bir Irak, şii İran'la komşu olacaktır. ABD aynı İran'ı vurma projeleri geliştiriyor. Halbuki aynı Amerika Irak'ta şii iktidara yol vermekte. İşler giderek kontrolden çıkmaya yüz tutmakta. Bu şartlarda Türkiye'nin çok sağlam, çok dengeli çok akıllı politikalar gütmesi gerekmekte. Şurada ismi geçen bütün devlet ve kavimlerle iyi geçinmek zorundayız. Hem onu gerçekleştireceğiz, hem de ebedi menfaatlerimizden taviz vermeyeceğiz. Hesaplarımızı en kötüye göre yapalım. Bölge karıştığında en kötü şartlarda ne olur? Bunu düşünüp planları ona göre hazırlayalım. Sular bulanmadan durulmaz.