İsrail, bölgede kendini azınlık hissediyor. Bütün dünyadaki Yahudi saysı 13-15 milyon civarında. Bunların çoğu bulundukları memleketlerde ekonomiye hakimler. En güçlü oldukları devlet ABD. Amerikan yönetimleri bunların etkisinde. Buna rağmen azınlık psikolojisini aşamıyorlar. Hani ülkelerde inanç veya ırktan azınlıklar vardır. İsrail'inki de dünyada azınlık psikolojisi. Bu kadar sertlik, bu kadar insafsızlık bu psikolojiden ileri gelmekte. Kendinden emin insanlar vardır, kızgınlıklarında da sevinçlerinde de dengeli davranırlar. Bir de attıkları her adımda şüphe ve korku yaşayanları biliriz. Her şeyleri dengesizdir. İsrail ikincilere benziyor. Aslında Arap devletleri gerçekleri olduğu gibi kabul ederek davransalar, İsrail'e kendilerinden bir tehdit gelmeyeceğinin teminatını verebilselerdi bugün şu manzaralar yaşanmayabilirdi. Yapamadılar, İsrail'i tanımadılar. O da korkudan doğan azınlık psikolojisiyle böylesine çıldırdı. Tek sebep tanımama değil ama dediklerimizin büyük rolü var. Şu yaşananların kime ne faydası olmakta? Filistin, Lübnan zaten kaybediyor. Fakat İsrail de kazanmıyor. Yahudiler de kaybetmekte. Bundan bir süre evvel "Yahudi düşmanı İsrail" diye bir makale kaleme almıştık. Anlatmak istediğimiz buydu. Yahudi'yi, İsrail devletini sevimsiz göstermek, insanların nefret etmesi için başka bir şeye gerek yok. Şu günkü İsrail'i yönetenler, Lübnan'da önlerine ne gelirse bombalatmaktalar. Su arıtma tesisleri bombalanır mı? Apartmanlar bombalanır mı? Bombalanıyor. Lübnan bitmek üzere. Kör dünya sadece seyirci. Bunlar olurken İsrail'in anti semitizmden dem vurması yersizdir. Bu saldırılar sebebiyle Amerika da İsrail de müthiş prestij kaybetti. Bu haksızlıklar devam ettikçe Yahudi aleyhtarlığı da Amerikan aleyhtarlığı da önlenemez. Sebebi başka yerde değil kendi politikalarında arasınlar. Her gün Irak'ta 50-100, Lübnan'da 50-100 kişi can veriyor. Amerika, Irak'ta çamura saplanmışken bir de başına Lübnan krizini açtı. Bölge halkında Hizbullah sempatisi yükselmekte. Akan kanın derhal durdurulması gerekiyor. Ancak bunu durduracak kimse yok. Washington güdümündeki BM karlı dağdan serin. Güvenlik Konseyi, hâlâ evcilik oynamakta. İnsan şunu düşünmeden edemiyor. Bu İsrail'de hiç mi sağduyulu, uzak görüşlü kimse yok? Neden dünya Yahudileri olsun karşı çıkmıyorlar. Yapılan bir savaş değil. Tek taraflı katliam. Halbuki İsrail, 1967'de işgal ettiği topraklardan çekilse zor da olsa barış gelecek. Yoksa şiddet şiddeti davet etmekte. İntihar saldırısı uçağı, uçak füzeyi, o bombayı. Anadolu'da bir söz vardır, şöyle der: "Kanı kanla yumazlar, kanı suyla yurlar". İsrail'in derhal azınlık psikolojisinden kurtularak devlet gibi hareket etmesi lazım. Devlette adalet vardır. İnsaf vardır. Mantık-muhakeme vardır. Bebekleri bile öldüren devlet olur mu? Devlet, su kaynaklarına bomba atar mı? Bir damla kana karşı nehirler dolusu kan akıtılır mı?