Kanun huzur içindir

A -
A +

Kanun, cemiyetin bütün fertleriyle bir arada huzur ve barış içinde yaşamaları için yapılır. Bunu temin edemeyen kanun, ne kadar iyi niyetle düşünülmüş olursa olsun kaleme alınışında, anlaşılmasında, tefsirinde veya tatbikatında bir eksiklik, boşluk var demektir. Kanun deve kuşu gibi olamaz. Kanun, kanundur. Kanunun kanun olabilmesi için hangi milletin yazılı belgesi ise o dilin en mükemmel örneği olması şarttır. Kanun maddeleri aynı zamanda hukuk dilinin ihtişamını sergilerler. İfadeleri bozuk, okuyana göre farklı anlaşılan, kelimeleri ihtiyaca cevap vermekten ziyade politik ve ideolojik olan kanun metinleri faydadan ziyade zarar getirir. Yeni TCK ve bilhassa yeni Medeni Kanun hukuk Türkçe'sine kıymıştır. Bilhassa MK hukuk dilini, tabirlerini mahvetmiştir. Artık 10 yıl önceki hukukçuyla bugünkü hukukçu anlaşamaz olmuşlardır. TBMM'nin özellikle Medeni Kanun'un dilini ıslah etmesi hukuktaki kopukluğun önüne geçmesi milli bir vazifesidir. Post modern darbe döneminde vazedilen kanun, şüphesiz ki aşırılıklar taşımakta. Elbette eskiyen, artık bir tek kişinin bile anlamadığı bazı kelimeler değişecekti. Ne var ki köşe taşı gibi hukuk metinlerinin vazgeçilmezi kelimeler yok edildi. Neden tıpta Latince alabildiğine saltanat sürerken hukuk Türkçe'si bu hale sürüklenmiştir? Gelelim günün sorusuna: 301 külliyen mi ortadan kalksın, yoksa değiştirilsin mi? Bu madde artık yara almıştır. Eski sevimsiz 141, 142 ve 163 ile birlikte anılmakta. Hoş çağrışımlar içinde değil. Diğer taraftan her canlı varlık gibi Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin de kendini koruma hakkı vardır. Her devlet gibi o da gerekli mevzuatı tanzim edebilir. Diğer taraftan Türklük ve Türk milleti ifadeleri arasında da bir fark görmüyor, fark görülmesini yersiz buluyoruz. Mesele şudur, fikir hürriyetinin önünü açmak, yahut fikir hürriyetini serbestçe kullanma hakkını engellememek. Bu görüş, elbette hiç kimseye Türklüğe, Türk milletine veya milletimizin aziz saydığı değerlere hakaret hakkı vermez. Bu mevzudaki şaşmaz ölçü silaha, zorbalığa, teröre başvurmadan düşünceyi dile getirmektir. O halde yapılması lazım gelen iki korunan, devletle, fikir sahibinin çatışmasına mani olmaktır. Devletin kendini, kendini meydana getiren maddî-mânevî unsurları muhafaza ve müdafaa hakkı ne kadar makulse bir aydının Türklük, Türk milleti gibi değerlerle çatışmayacağını düşünmek de o kadar makul görülmeli. Aklı başında biri neden aziz veya kutsal kıymetlerimizle uğraşsın? Sövmek, aşağılamak, hakaret etmek başka, tahlile dayalı, yol gösterici, tarafsız eleştiri başka. Ayırdedici farkı, sağlam bir hukuk fikri, mantığı ve dili ortaya koyabilir. 301 kurtarılabilir mi? Bilmiyoruz. Yeniden kale alınsa bile tartışmalar bitmez. Tıpkı anayasa gibi yamalı bohçaya dönmesindense üzerinde mutabakata varılmış yeni bir kanun yeni bir sayfa olacaktır. Kanun maddeleri üzerinden kavgalar onlarca senemizi heba etti. O yola tekrar girmekten korkarız.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.