Türkiye, Irak'ta olup-bitenlerden son derecede rahatsız. MİT müsteşarından sonra başbakan da kaygılarını dile getirdi. Başbakan Erdoğan, Kerkük için Karabağ'a atıfta bulunmakta. Müsteşar, Emre Taner'in dile getirdiği "bazı ulus devletler, milletler bitecek" işaretindeki bir numaralı isim Irak. Diğeri Suriye olabilir. ABD Irak'a yeniden 20 bin asker daha sevk ediyor. Irak politikasını değiştirmekte. Sonucun değişmeyeceği gözlemcilerin ortak kanaati. Irak, yokuş aşağı doğru hızla yuvarlanmakta. Arkada kalan yıllar, meşhur tezkerenin TBMM'den geçmemesi dolayısıyla Kuzey Iraklı Kürtlere yaradı. Kürtler devletleştiler. Haylidir onlar, Amerika'ya tam destek, Amerika onlara tam destek vermekte. Gözden kaçan önemli bir gelişme bir Amerikan üniversitesinin yakında Süleymaniye'de açılacak olmasıdır. Yabancı akademisyenler, yarınlar için elit yönetici yetiştirecekmiş. Artık Bağdat bile peşmergelerin kontrolüne veriliyor. Türkiye, bir tarihî hatayla Irak'ta çok şey kaybetti. Bugün tek savunabildiği tez, Kerkük'e dair. Kerkük'te nüfus yapısı altüst. Devamlı olarak Kürt nüfus pompalanmakta. Tabii bu arada tapu daireleri ve nüfus idarelerinde gerekli tahrifatlar yapılıyordur. Kürt nüfus, hakim hale gelince halk oylaması yapılacak. Kerküklü Türkler, son derecede tedirginler. Bir peşmerge saldırısından ürküyorlar. Başbakan Tayyip Erdoğan, Kerkük'te meydana gelecek bir emri vakiye asla seyirci kalmayacağımızı söylemekte. Irak'ta problemler iç içe. Hepsi de bir şekilde bize dokunmakta. PKK terör örgütü burada. Kuzey Irak'ta Kürtler devletleşiyor. Kerkük, özel statü vs. değil doğrudan bu yeni Kürt devletinin şehri, hatta başşehri olma yolunda. Iraklı Araplar birbirine düşmüş vaziyette. Irak'ta kurdurulmuş hükümet âciz. İşgalci güçler her şeyi berbat ediyor. Kerkük, yavaştan yavaşa imdat çığlıkları atmaya başladı. Ne yapacağız, Türkiye Cumhuriyeti devleti ne yapacak? Seyirci mi kalacak? Müdahale mi edecek? Kıbrıslı Türkler için yapılan kurtarma savaşına Kıbrıs Barış Harekâtı denmişti Şimdi de "Kerkük Barış Harekâtı" mı olacak? Amerika'ya, işgalcilere rağmen ne şekilde? Savaş, en son düşünülen ihtimal olmalı. Kardeş kanı dökülsün istemiyoruz. Ancak, hadiseler, gelişmeler ve gerçekler de ortada. Kerkük de düşerse geriye ne kalır? "Ankara'nın güvenliği Kerkük'ten geçer" demiştik 'Üç K'ya dikkat! Karabağ, Kıbrıs, Kerkük... Caydırıcı, ikna edici, dize getirici diplomatik ataklar yapmalıyız. Barış, her şeye rağmen barış. Eğer Kerkük'ü muhafaza edebilirsek, yeni politikalar da yakında iflas edeceğinden Irak bize ihale edilir. Bunu temin etmenin imkânlarına bakmalı. Harp, savaş muharebe ancak mücbir sebeple yapılır. O zaman da Kerkük Barış Harekâtı değil, Kerkük Kurtarma Harekâtı demek en doğrusu olur.