Kıbrıs Barış Süreci

A -
A +
Güneydoğu üzerinden bütün Türkiye için inşa edilen Barış Süreci, Kıbrıs'ı da etkiledi. Bu, beklenmedik bir gelişmedir. Sisli gündem sebebiyle henüz hakkıyla görülememekte.
Kıbrıs'ta barış şafağı sökerken Turgut Özal'ın 'Irak Kürdistanı ve KKTC ile federasyona gidebiliriz' demesi aklımıza geldi. Hadise, bu fikre uzak olmayan bir seyirle tecelli etmekte. Evvela Demokratikleşme Paketleriyle Barış Süreci kazanıldı. Barış sürecinde imza sahipleri, Recep Tayyip Erdoğan, Hakan Fidan, Abdullah Öcalan ve Mesut Barzani'dir...
Kıbrıs adasına ilk İslâm orduları seferi, Sevgili Peygamberimizin -aleyhisselam- ahireti teşriflerinden çeyrek asır sonra Halife Hazreti Osman zamanında 649 yılında yapılmış, Abdullah bin Saad komutasında gerçekleşen çıkarmada Resulullah'ın anne tarafından akrabası ve bizlerin "Hala Sultan" dediğimiz Ümmü Haram da ileri yaşta Larnaka'da şehid düşmüştür. Kıbrıs uğruna 649'dan 1974'e kadar 1325 sene fasılalarla çok şehidler verdik:
Ada, II. Selim zamanında Lala Mustafa Paşa tarafından 1570'de fethedilmiştir.  "Paralel devlet" kurma niyetli Midhat Paşa'nın imparatorluğun başını hiç yoktan derde sokması neticesinde '93 Harbi dehşeti yaşanınca Abdülhamid Han, 1878'de Ruslara karşı Birleşik Krallıktan yardım istedi. BK/İngiltere, buna karşılık Kıbrıs'ı kiralama şartını koştu. Mülkiyet bizde kalmak üzere kira devam ettikçe yıllığı 92 bin altına kiraya verildi. Ne var ki kiracı devlet, 1914'te dünya harbinin hercümercinden istifadeyle adayı ilhak etti. Gayrı meşru ilhak, 1923 Lozan Muahedesiyle tanındı. Rum ırkçılar, 1930'dan itibaren Kıbrıs'ı Yunanistan'a bağlamak için çete harplerine başladılar. Menderes Hükümetinin irade koymasıyla 1960'da iki cemaatli Kıbrıs devleti kuruldu. Fakat adaya huzur gelmedi. Rum palikaryalar, Türkleri enosise razı etmek için katliamlar yapmaktaydılar. 1974'te askerî cunta Atina'da darbe yapıp idareyi ele geçirince Kıbrıslı müfrit Rumlara da adayı Yunanistan'a bağladıklarına dair emri vakiler yaptılar. Bunun üzerine Baş. Bk. Yrdcısı Necmettin Erbakan'ın zorlamasıyla Ecevit hükümeti  20 Temmuz'da Kıbrıs'a harekât düzenledi. Önce Kıbrıs Türk Federe devleti ve ardından da KKTC kuruldu. Rauf Denktaş'ın büyük hizmetleri oldu. 2004 yılında BM Genel Sekreteri Kofi Annan, iki alt devletli ve çatısını Kıbrıs devletinin meydana getireceği bir birleşme planı sundu. Referanduma gidildi. Türkler, yüzde 65'le "evet" derken, Rumlar, yüzde 75'le "hayır" dediler. Buna rağmen AB, Rum tarafına ödül verircesine Kıbrıs'ın tamamını temsil ediyormuş gibi üyeliğe kabul etti.
Şimdi barış kapısının açılmasında Ankara ve Atina'da itidal sahibi iktidarların iş başında bulunmaları, Türkiye'de iç barışın tesis edilmiş olması, KKTC'ye Anadolu'dan su akıtılma muvaffakiyeti ile Kıbrıs çevresinde çıkan tabiî gazın Türkiye üzerinden Avrupa'ya nakli gibi bir zaruret rol oynamaktadır.
Bu defa imza sahipleri Recep Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu, Ban-ki Moon, Antonis Samaras ve Evangelos Venizelos ile Türk ve Rum temsilcilerdir..
Bu sulh akdi, sıkıntı içindeki Rum tarafıyla iktisadî krizdeki Yunanistan için ayrıca fayda getirecektir. Son dakikada bir sakatlanma yaşanmamasını temenni ederiz.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.