Sözün aslı tâ Lenin zamanına dayanır. Derler ki Vladimir İliç Lenin, o zaman çulsuzun teki. İsviçre'de kaçaktır. Bir parka girip biraz başını dinlemek ister. Fakat kapısında olduğu parkın girişinde bir levha yazılıdır "köpekler ve Ruslar giremez!" Sovyetler imparatorluğuyla Rusya'yı ayağa kaldıran idealist adamın ruh dünyasında bu haksız ihtarın kaç kamçılık tesir yaptığını tahmin edebilirsiniz. Geçen hafta birden bire Londra karıştı. Havada 10 uçak infilak ettirilecekmiş. Teröristler sıvı patlayıcılar kullanıyorlarmış vs. O yüzden yolculuktaki bebeler bile aç bırakıldı. Havaalanları boşaltıldı. Seferler iptal edildi. Eşyalar alıkondu. O gün seferde olmak gibi bir bahtsızlık yaşayanların analarından emdikleri burunlarından geldi. Hadiseyi kim tertiplemişti acaba? İngiliz entelijansiya servisi mi, iş birliği yaptığı diğer servisler ve kendisi mi? Mübalağalı haberlere, şaşkın tedbirlere rağmen takdim edilen terör vak'ası hiç inandırıcı gelmedi. Anketler, soruşturmalar kimsenin oralı olmadığını, inandırıcı bulmadığını gösterdi. Çünkü hadise tam da İsrail'in Lübnan'ı bombaladığı günlere denk getirilmişti. Böylece İsrail'e hak verilsin isteniyordu. Teröristler dünyayı fethetmek üzereydi. Bu yüzden kahraman İsrail de insanlık uğruna kendini feda ederek terör yuvalarını bu arada mesela cenaze namazındaki insanları bombalıyordu. Kahraman İngiltere, kahraman İsrail'e destek olduğu için başına böylesi bir emsalsiz felaket gelmişti. Dünyanın sulu sepken ağlaması umuluyordu. Ne var ki dünya da eski dünya değildi. İnternette bir film dolaşmaya başladı. Film, 11 Eylül saldırısının da tıpkı Londra saldırısı gibi düzmece olduğunu isbatlıyordu. Londra, Tel Aviv'e pirince giderken evdeki bulgurdan olmuştu. Densiz bir senaryo ile en kahraman kahraman ABD de zora düşmüştü. Bu yüzden alelacele Lübnan adlı kum torbası yerinden indirildi. Şıppadanak ateşkes ilan edildi ve dünya gündemi değiştirildi. Buna rağmen bazı ahmak Amerikalılarla onlardan da ahmak İngilizler bu düzmecelere fena halde takılıp kalmışlar. Hâlâ açıkgözlerin bıraktığı yerde otlamaktalar. Amerikalılar uçakta namaz kılan kendi halinde bir yolcuyu yaka paça indirmişler. İngilizlerin yaptığı ise tam bir paranoya. Havaalanında uçak bekleyen bazı Asyalılar birkaç kere arka arkaya kollarındaki saatlere bakmışlar. Adamlar hem esmer, hem Asyalı hem de muhtemelen Müslüman. O halde şaşmaz kimya formülü gibi tam terör tarifine uymaktalar. Bir adam Müslüman'sa... Ve hele bir de Asyalıysa... Namaz kılıyorsa.. Havaalanı yahut mühimce bir binanın yanında arada bir saatine de bakmışsa o elbette teröristtir! Bu korku bu Batı'ya yeter. Annee Türkler geliyor! Bunu tarihte çocuklar bağırmış. Şimdi ise koca koca adamlar "oh my God! That is terrorist!" deyu çığlık atmaktalar. Bazıları bu feryatla rüyalarından bile fırlıyorlarmış. Yakında "air way"lerine "Köpekler ve Asyalılar binemez" diye de yazabilirler...