Stalinci örgüt, çıldırma çizgisini de aştı. Sağlık memuru, öğretmen, polis, asker, memur, işinde gücünde vatandaş, hacca giden insanlar, hamile kadınlar, bebekler, çocuklar, oyun bahçeleri, cami, okul, karakol, kışla, hastane... Her şey ve herkes hedef. Eli kanlı vicdansızların neler yaptığını tek tek saymaya gerek yok. Kahvaltılarınızı da akşam yemeklerinizi de zehir eden haberlerden bunları zaten öğreniyorsunuz. Bölücü örgütün çıldırma takviminin farkında olmalısınız: Ciddiyetle sürdürülen darbe davaları, hükümetin Kürt açılımı, sivil anayasa yapma gayretleri, dünyaca takdir edilen kalkınma hızımız ve İsrail'in Türkiye önünde acze düşmesi. Bu kiralık örgüt, dışarıda Türkiye aleyhtarı devletlerin, içeride darbecilerin emrindedir. Onların Kürtler adına, Kürtlerin hakları için mücadele ettikleri göstermelik bir yalandır. Bugün Kürt'ün hangi hakkı yoktur? Havaalanı mı yok, elektriği, suyu, telefonu mu yok? Okulu, öğretmeni, şehrinde üniversitesi mi yok? Kürtçe mi konuşamıyor? Çocuğuna istediği ismi mi veremiyor? Seyahat mi edemiyor, istediği şehirde mi oturamıyor, hastaneden mi istifade edemiyor, ticaret mi yapamıyor, bankadan kredi mi alamıyor? Her Kürt, diğer vatandaşların sahip olduğu her hakka sahiptir. Denecektir ki ana dilde eğitim verilmiyor. Kürtçe tv kuruldu, resmisi de var, özeli de. Kürtçe dershaneleri açıldı. Kürt enstitüleri faaliyete geçti. Türkiye'nin tarihten beri gelen taviz kabul etmez birkaç kırmızı çizgisinden biri resmî dildir. Resmî dil, tektir ve Türkçe'dir. Bunun dışında ana dilde eğitim, okullara seçmeli ders olarak konabilir. Ama hükümete fırsat verilmiyor. Önce özerklik saçmalıkları, sonra katliamlarla kamuoyunun hassasiyeti tahrik edilmekte. Mes'eleler kavgasız halloldukça bölücü örgüt çıldırmakta. Dayanakları tek tek çöküyor. Onlar çökünce uyuşturucu ve silah kaçakçılığı da çökecek, Kürtlerden haraç alınamayacak. İstismar konuları yok oldukça kendileri de yok olacaklar. Kürtlerin düşmanı bu örgüttür. Bu örgüt, Kürtlerin başına getirilmiş bir felakettir. Kürt'ü sevimsizleştirmek için bir ihanet projesidir. Bugün dışarıdan aldığı talimatlarla bir iç harp çıkartma peşinde. Vatandaşlarımız, büyük bir sağduyu ile yıllardır bu tuzağa düşmediler. Yine düşmeyecekler. Fakat bu defa Kürtler saflarını tam tayin etmelidir. Şimdiden sonra büyük bir imtihandalar. Artık kendilerini istismar eden bu her değerden mahrum Baasçı artığı zalimlere karşı cesaretle tavır koymalı, onlara yardımcı olan kim varsa dışlamalılar. Türk sağ gözse, Kürt sol gözdür. Kürt sağ else, Türk sol eldir. Bu iki ırk, bu ümmetin bu topraklardaki üç ana unsurundan biridir. Kürt'ün dostu, kardeşi, dağ gergedanları değil, din kardeşi Türklerdir. Kürt'ün Türk'ten başka dostu yoktur. Değişmez gerçek budur.