Merkel kazası, elimizi güçlendirdi

A -
A +

Alman muhafazakâr politikacı Angela Merkel'in iş kazası, bütün Avrupalı siyasetçilere ders olmuşa benziyor. Herkes yavaş yavaş akıllanıyor. Romantizmle taassup arasında gidip gelenlerin ayakları suya erdi. Avrupa Birliği, 1-1.5 aydan beri Türkiye'nin Kıbrıs'a dair deklarasyonuna karşı deklarasyon yayınlayacaktı. Sanırsınız gaipten bir el değecek ve her şeyi çözecek. Deklarasyonun ne olduğu belli. Denecek olan şu, "Türkiye müzakereler devam ederken Kıbrıs'ı tanısın". Kıbrıs Rum tarafı buna rağmen deklarasyona mani oluyordu. Rum kilidi nihayet dün aşıldı, engel çıkartmaz oldular. Karşı deklarasyon beyhude bir oyalanmadan başka bir şey değil. AB buna rağmen peşine takılmış gidiyor. Birinci sebep Rumların hatırı. Rumların hatırı o kadar mı fazla? Bunu iyi kavramak lazım. Bugünkü Avrupa, medeniyetini eski Yunan ve eski Roma'ya dayıyor. Onun için Rumlardan vaz geçemiyorlar. İkinci sebepse Türklerden biraz daha taviz kopartma fikrinden doğuyor. Neyse ki Angela Merkel kazası yaşandı da herkes kendine geldi. Artık Avrupalı şunu görmek zorunda. Avrupa'da Türkiye diye bir ülke ve o ülkenin bütün kıtaya tesir eden bir gücü var. Bu gücü hesap dışı tutarak yapılan her denklem boşa çıkar. Bu reel politika AB için de söz konusu Fransa için de diğerleri için de. Kıbrıs Rum kesimi yola geldiğine göre Avusturya haydi haydi yola gelecektir. Avusturya'nın oradaki ciddi Türk nüfusa rağmen böylesine Türkiye aleyhtarlığı sergilemesinin mantıkla izah edilir tarafı yoktur. Bu psikolojiye olsa olsa tarihten gelen bir korkunun devamı denebilir. Anketlerin çok kuvvetli gösterdiği Prof. Merkel, hezimete uğradı. Şüphesiz ki bazılarının hezimeti, bazılarının zaferidir. O hezimet Türkiye Cumhuriyeti'nin menfaatine oldu. Bundan böyle 3 Ekim için çatlak sesler çıkmayacaktır. Çıksa bile dikkate alınmaz. Nitekim 3 Ekim müzakere çerçevesi tebarüz etmeye başladı. Tarihi gelişmeler yaşamaktayız. Türkiye, Avrupa'da dengeleri değiştirmekte. En zor zamanda bile lehimize gelişen bu olayda hayıflanılacak tek husus Almanya'da neden 600 bin seçmenimizin olduğudur. Avrupa'da yaşayan her Türk mutlaka yaşadığı ülkenin vatandaşlığına geçmeli. Vatandaşlık değiştirmek din değiştirmek değildir. Eğer 1 milyon olsaydık Merkel, şimdi çoktan istifa etmişti. Gücümüz büyük, kullanılabilir gücümüz sınırlı. Böyle olduğu halde bakınız hangi neticeler elde edildi. Avrupa devletleri, Ankara'nın kendilerine dair bir çok kozlara sahip olduğunu fark etmeliler.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.