Geçenlerde aldığımız bir mail, bir site adı veriyor ve bakmamızı rica ediyordu. Site, Hitler tesirinde fazlaca kalmış, Yahudi düşmanlığıyla şöhret bulmuş kelimenin tam mânâsıyla ırkçı bir eski bir fikir adamının yolunda gidenlere aitti. Bu internet sitesinde Kürde "kardeş" diyenlere edepsizce bir hakaret savruluyordu. Biz bir çok kereler gerek hudutlarımız içinde ve gerekse hudutlarımız dışında yaşayan Kürtlere "kardeş" dedik, demeye de devam edeceğiz. Mü'min mü'minin kardeşidir. Özbek, kan kardeşimizse Kürt de din kardeşimizdir. Azerbaycan'la iki devlet tek milletsek, Suriye, Cezayir, Ürdün'le de iki devlet tek ümmetiz. Osmanlı, Türk milliyetçiliğinin lafını etmemiş fakat ufkunu gerçekleştirmiştir. Osmanlıda milliyetçi mefhumu mevcut değildir. 19. Asrın sonlarına doğru entellektüel hayatımıza "nasyonalizm" kavramı girmiştir ki Fransızca'dan gelme bu kelimeyle "milliyetçilik" kast ediliyordu. Nasyonalist, Ziya Gökalp'le birlikte Türkçü kavramına yol açtı. Türkçü de millîciye. Kuvvvayı milliye, millîcidir. O zamanki yazılı metinlerde millicîler kelimesini görürsünüz. Milliyetçi, henüz literatüre girmemiştir. İnönü zamanında, 40'larda bile Türkçülerin tabutluklara kapatılmasından söz edilir. O esnada yine sosyolog Gökalp'ten tevarüs eden Turancılık ütopyası vardır. Türkçülük ve Turancılık hem Türkiye'de ve hem SSCB ve Çin'de suçtur. Mesela burada şöyle bir soru sorsak eminiz ki içinden çıkılmaz? Türkçülükle Turancılık farklı ideolojiler midir? Milliyetçilik, önce tek başına kullanılmadı. Milliyetçi-Mukaddesatçı. Veya. Milliyetçi- Muhafazakâr dendi. 27 Mayıs 1960 sonrası günlerdeyiz. Merhum Alparslan Türkeş, Hindistan Sürgünün'den dönmüş, CKMP'nin başına geçmiştir. Etrafına topladığı gençler kamplarda eğitim görmektedir. Bu gençler henüz ülkücü sıfatını alamamıştır. Onlara basında ihtizsa ile "komando" denmektedir. Milliyetçi, milliyetçilik, ülkücülük 1970'lerde çıraklık dönemini, 1980 ve Türkeş'in yine mahkumiyet hayatından sonraysa ustalık ve olgunluk dönemini yaşadı. Milliyetçilerin başbuğu, önderi unvanını alan Türkeş, başkanlığındaki MHP koalisyon şeklinde de olsa iktidar olmuştu. Türkeş ve ekibi akıp giden zaman içinde ifrata kaçan tarafları törpülediler. '60'larda dindarlara "ecmainci" gibi hakaretamiz sıfatlar yakıştıran Türkçüler 80'ler, 90'lar MHP'sinde yoktu. Ayrıca, şunu herkesin düşünmesi lazım. Türk fikir ve siyaset sahnesine Alparslan Türkeş diye bir isim çıkmasaydı. Bu insan, bir takım kurmasaydı, vatansever gençleri ülkücü akım etrafında toplamasaydı Türkiye komünist rejimin, hem de kızıl komünizmin pençesine düşer miydi, düşmez miydi? Çok büyük ihtimalle düşerdi. Ne var ki 12 Eylül 1980 Darbesi suyu getireni de testiyi kıranı da aynı sehpaya çıkarttı. İkisine de yazık oldu. İkisi de bu memleketin evladıydı ama yıkanla koruyan aynı muameleyi görmemeliydi. 1970'lerden sonra ülkücülerde artık İslamî motif, bir nakış halinde kalblere yer etmektedir. S. Ahmed Arvasi gibi bir sosyolog fikir önderi MHP'nin MKYK'sında yer almıştır. Gençlerle ilgilenmesini Türkeş bilhassa istemektedir. Türkeş, vefatıyla fikrini iktidara getirdi. MHP yine koalisyonla iktidar olmuştu. Devlet Bahçeli'nin temkinli, soğukkanlı yönetiminde hatta MHP'nin merkez sağa yerleşip yerleşmediği bile geniş kitleler tarafından tartışılılır oldu. MHP, milliyetçiler, ülkücülük, neredeyse bir asırlık bir fikri, fiili mücadele, arayış, hata, isabet, düşme kalkma sonunda yüzde 19'lara varan oy rağbetine ulaşabilmiştir. Bugün muhalefette olmanın verdiği bir rahatsızlıkla aşırılıklara dikkat etmeli. Sözlere, sloganlara, beyanatlara iyi bakmalı. Geniş kitle ürkektir. Milliyetçilik, ne dar manada Türkçülüktür ne de hele hele ilkel kafatası yobazlığı. Sevgili Peygamberimiz -sallallahü aleyhi ve selem- "kişi kavmini sevmekle kınanamaz" buyuruyorlar. Bu sevginin sınırı diğer kavimdir. Yoksa herkes kendi üstünlüğünü isbata kalkışır. Milliyetçiliğin yükselen değer olduğu bir gerçek. Fakat bunun çok sebebi var. Bu sebeple milliyetçilerin fikir üretmeleri şarttır. Ne söylerseniz söyleyin anlattığınız karşınızdakinin anladığı kadardır. Bakalım, önce Diyarbakır'dan hangisi vekil çıkartacak? MHP mi BBP mi? Diyarbakır'dan vekil çıkardığında milliyetçilik kıvamına ermiş demektir. Kürt de Arnavut da diğerleri de Türk'ün kardeşidir. Milliyetçilik sevmeye, kardeş saymaya engel değil. Ermeni, Rum vs. de vatandaşımızdır. Anlayışın bu olduğunu saf kan ırk milliyetçiliğinin, kafatasçılığın reddedildiğini açık, net ve herkesin anlayacağı dilde anlatmak lazım.