Nihayet vakit tamam. Ayı ve günü ile eksiksiz ve kusursuz ân. Hicretten 53 sene evvel, Nuşirevan'ın iktidarda oluşunun 42. Yılı, Fil Vak'ası'ndan 2 ay kadar sonra, rabi'ul evvel ayı'nın 12'si ve miladi takvimle 571'in 20 Nisanı. Nisan ki mevsimlerin en güzeli baharın, en gözde ayı. Nisanın 20'si zamanın olgun bir çağı ve tabiatın renk ve koku çağlayanına dönüşmesi... Sabaha karşı... Güneş, henüz doğmamıştı; tan yeri, ahenk ve ihtişamla ağarıyor. Günlerden Pazartesi. Pazartesi, hayatlarında daima dönüm noktası... doğumları, Hacer'ül Esved'i yerine koymaları, Peygamberlik gelişi, Hicretleri, Medine'ye varışları, vefatları hep pazartesi günleri... Birden bir ses yankılanması oluyor; annede korku hâlleri. O esnada beyaz bir kuş ortaya çıkıyor. Ve şefkatli kanatlarıyla Hazreti Amine'nin sırtını sıvazlıyor. O dakika korkunun yerini kalb huzuru ve gönül rahatlığı alıyor. Ama susamamak mümkün mü? Dili sanki damağına yapışmakta. Gaibden beyaz bir kabla süt renkli bir şerbet uzatılıyor. Baldan daha tatlı bu şerbeti içtiği ân susuzluğu diniyor. O sırada evi bir nur doldurmuştur. Gök delinmişcesine sağnak sağnak nur yağmakta. Habibullah'ın/Allah'ın Sevgilisi'nin doğumu ile dünyayı şereflendirdiği mubarek ve muhteşem ân. Anne Amine'de doğum sebebiyle ağrı-sızı yok. Meşhur Abdi Menaf kızları gibi hurma misali uzun boylu, narin yapılı, güneş yüzlü huriler, odayı doldurmuş genç anneye hizmet etmekteler. İstikbalin en son ve en üstün resulü gül bebek, doğar doğmaz başı secdede: -Lâ ilâhe illâllah innî resulullah!!! Allah'tan başka ilâh yoktur; ben, O'nun resulüyüm. Başı secdede ve şahadet parmağı havada. Ve dudaklarında, ileride de dudaklarında olacak o cümle: -Ümmetim, ümmetim... ... Yukarıdaki satırlar, yazmakla şereflendiğimiz SEVGİLİ PEYGAMBERİM kitabının ikinci cildinin giriş kısmı... Etrafımızda eş, dost, arkadaş, okuyucu, tanıdık-tanımadık birçok şifa bekleyen hasta var. Tek tek her birini ziyaret etmek mümkün değil. Şu var ki tedavi iki kısım. Tıp ve dua. Bu itibarla Sevgili Peygamberimiz'in -sallallahü aleyhi ve sellem- doğum ânlarını tasvir eden bu kısmı, o hastalarla, onların başında titreyen fedakâr yakınlarına derman ve dayanma vesilesi olsun duasıyla iktibas ettik. Her doğan günle birlikte şifa bekleyen hastaları, doğar-doğmaz ve ömür boyu her zaman "ümmetim" diyen Peygamberler Peygamberine havale etmeli. Yüce Allah, Şafi sıfatıyla, kendine uzanan o elleri bu doğum günü hatırına boş çevirmez inşallah. Kutlu doğum/Mevlidi Şerif, bütün insanlığa ve bütün yeryüzüne iyilikler ve rahmet sebebi olsun.