Ne çok dolandırıcımız varmış meğerse

A -
A +

Bir eski bakan, mahkemede. Bu bakanın meclise girmeden evvelki halini biliyoruz.. Milliyetçi bir partiden aday oldu, kabineye seçildi. Mensubu olduğu hükümet düştükten sonra yolsuzluk iddiasıyla hakkında dâvâ açıldı. O beş parasız adam, artık büyük servetler sahibi. Partisinin onu ihraç ettiğine dair bir bilgimiz yok. Yargılama sonucu ise meraka değer. Zira ortada TSK örneği var.. Bir eski deniz kuvvetleri komutanının hayatı önce idari incelemeye alındı, görüldü ki bu servet subaylıkla elde edilemez. Mahkemeye sevk edildi. Suçlu bulundu. TSK hemen rütbesini söktü, ordu evine girmesi bile yasaklandı. O komutan şimdi sıfırlanmış olarak cezaevinde. TSK üst kademesi veya askeri yargı koruma, kayırma yoluna tevessül etmedi. Bu karar, şüphesiz ki tarihe geçecek kadar kıymetlidir. Aynı ilkeli duruşu diğer kurumların da göstermesi, mesleki taassuba düşmemeleri şart. Bu sebeple bugün olmasa bile yeni meclisin oluşmasından sonra bir münasip vakitte kürsü dokunulmazlığı hariç siyasetçi imtiyazı anlamına gelen dokunulmazlığın kaldırılması yerinde olacaktır... Devleti dolandırmakla suçlananlar, bir bakan ve bir kuvvet komutanından ibaret değil. Sadece bu ikisinden ibaret olsaydı üzerinde bile durmaya değmezdi. Bir parti başkanının bankasının mudilerine ait ödemeler çok vatandaşı perişan etti.. Fakat İsviçre bankalarında inkârına rağmen parası çıkıyor. O parti başkanının yaşadıklarından sonra artık tek oy bile alamayacağı kanaati hakimdi.. Ancak vatandaşın zihni öyle bir ters mantıkla kilitlenmiş ki hayret etmemek mümkün değil. "Amerika'yı dolandırdı, IMF'yi de dolandırsın kurtulalım!.." Bu nasıl bir düşünce tarzıdır?. Bir seçmen hayal ediniz... Bir parti liderini dolandırıcı farzediyor ama onu meclise yollamak istiyor. Bu bir tefessüh/bozulma işareti değil mi? Hem de nasıl. Şayet öyle olmasaydı...aslan gibi vatanseverler şu suçları işler miydi? Akla gelebilecek her suça batmışlar, Hatta bir şehit eşini de ev alma vaadiyle dolandırmışlar. Fakat adları vatansever kuvvetler... Bunların özeti ne? Siyaset suistimal edilmekte. Makamlar suistimal edilmekte. Milliyetçilik, vatan, millet, bayrak, değerler suistimal edilmekte. Dört taraftan kuşatılmışız. Sömürü almış başını gitmiş. Sömürünün her çeşidi, riyakârlıktır, iki yüzlülük. Din sömürüsü de öyle, milliyetçilik de, siyaset, vatanseverlik hatta fakirlik bile.. Her alanda samimi insana muhtacız. Ancak samimiyet zor ve zahmetlidir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.