Alınan tedbirlere rağmen trafik kazaları hâlâ bir felaket. Çünkü onu tetikleyen bir başka felaket var, içki. Birinci sebep uykusuzluksa ikinci sebep alkol. Bu acı gerçek devam ettiği müddetçe trafik kazaları bitmeyecek, dolayısıyla yollardaki kazalar yüzünden ölüm ve sakatlanmaların sonu gelmeyecektir. Sakatlanmaların yarısı terör yüzündense yarısı "trafik canavarı"ndan. Şu söz bir yalandır, "trafik canavarı". Öyle bir canavar yok. Canavar insanın kendisi. Canavar, şuursuzca alkol alıp direksiyona geçen sürücü, o sürücünün azgın nefsi. Trafik kazaları, ocak söndürürken tedbir alınmıyor mu? Tedbir değil, tedbirler alınıyor. Lakin bu tedbirler, insan merkezli değil. Cezalar arttırılıyor vs. Beraberinde diğer tedbirler de gelmediği sürece kanuni düzenlemeler tek başına yetmiyor. Alınması gereken ilk tedbir eğitimdir. Öğretmen, sınıfta ilahiyatçı, camide yayıncı yayın vasıtasında çocuğu, vatandaşı, okuyucuyu eğitecektir. Bunlar yapılmıyor. Mücadele eden bir tek kurum var, Yeşilay. O da öylesine kıt imkânlardaki. Bir avuç gönüllünün gayretleriyle faaliyetini sürdürmekte. Halbuki Kızılay neyse Yeşilay odur. Hatta Yeşilay desteklense Kızılay'ın işi azalır. Eğitimden sonraki ikinci tedbir, içkinin özendirilmemesidir. Ama aksi cereyan etmekte. Bir içki reklam yasağı vardı. Kalktı mı, kimse oralı mı olmuyor bilmiyoruz. Bildiğimiz felaketin artarak devam ettiğidir. Sürücü gazetede, dergide çarşaf çarşaf izlediği içki markasını benzin istasyonuna girdiğinde karşısındaki raflarda sıra sıra dizili görüyor. Bu kadar zararlı bir madde ne böylesine teşvik edilmeli ve ne de bu kadar rahat temin edilebilmelidir. Benzin istasyonunda alkollü içecekler satılması korkunç bir paradokstur. Bunun bir adım sonrası yolcu beraberindeki kaplara pompalarla servis yapılmasıdır. Gidişat ona doğru. Veya bir zaman sonra petro-barlar gelecektir. Mevcut ve tasavvur tehlikesi taşıyan bu uygulamalar toplumu çürütücü mahiyettedir. Cazip reklamlar ve kolay ulaşma imkânları trafik kazalarını çoğaltacak, kanunlar sayfalarda kalacaktır. Benzincide alkol satılmasının savunulur hiçbir tarafı olamaz. İçki içen de içmeyen de buna karşı çıkmalı. Hanımlar mutlaka muhalefet etmelidir. Liberalizm, serbest ticaret, başıboşluk olamaz. Kimsenin kârı, insan hayatından daha kıymetli değil. Bu kadar ölüm ve sakatlık bir avuç menfaatçinin açgözlülüğü uğrunu meydana geliyor...