Seçimi sakatlarsak dünyaya mahcup oluruz

Şehitlerin toprağa verildiği ân, yeni şehit haberleri geliyor. Artık ayda bir, haftada bir değil, nerdeyse saat başı asker, polis, korucu öldürülmekte. Askerde şehit edilenler, yarbay rütbesine kadar yükseldi. Daha ileriye gitmesinden ürkmekteyiz . Bir ürküntümüz de siyasilere suikast yapılması. Çok ses getirecek bir isim seçilebilir. Bunları yazmaktan dolayı üzgünüz ama hakikat böyle. Bu kaosun rejisörü tek başına PKK olamaz, Onun arkasında başka servislerin, güçlerin olduğu kesin. Tabutlar geldikçe milliyetçi söylemler keskinleşmekte, partiler, işin içinde seçim de olduğundan milliyetçilik yarışında. Şehidlere yapılan cenaze merasimlerinde siyasiler protesto edilmekte. Tansiyon giderek artıyor. Anarşi, terör, ekonomik istikrarı da ülke huzurunu da tehdit etmekte. Asıl tehditse seçimler için. Zecri tedbirler alınmalı. Alındığı da söyleniyor, Güneydoğu "geçici" adıyla da olsa tekrar olağanüstü hale girdi. Sınırların hiç bir vakitte olmadığı kadar tahkim edildiği haber veriliyor Ama ölümler duracağına artmakta. Çare ne? Çare çok yönlü düşünmekte. En vaz geçilmez olan, Kürt kökenli aşiret, aile, vatandaş kim olursa olsun bu insanları muhatap almak, bire bir anlatıp bire bir dinlemek. Vatandaşı asla örgütten yana itmemek, örgüt karşısında yalnız bırakmamak, dertleriyle dertlenmek, bölgeye bütün devlet kurumları için tecrübeli memurlar göndermek. İkinci olarak da mukabeleyi bil misil,. Ülkende anarşi çıkartanın ülkesinde gerekeni yapmak. Rüzgâr eken fırtına biçsin, 22 Temmuz yaklaştıkça anarşinin kuduracağından korkmaktayız. Hükümet teyakkuzda olmalı. İktidar partisi seçime odaklansa da hükümet nöbette kalmalı, Şartlar hassaslaşmakta. Şer güçler, seçimleri engellemek için her şeyi yapabilirler, PKK onun için tam bir maşa. Uluslararası bu güçler kurumları bile karşı karşıya getirebilmekte. Her kurum, diğerine karşı dikkatli ve saygılı olmalı. Yoksa tuzağa düşer, düşmanın ekmeğine yağ sürer. Seçimlerin sakatlanması, demokrasinin, parlamenter sistemin darbe yemesi olacaktır. Bırakınız kim hangi ölçüde meclise girerse girsin. Bu neticede seçmenin tercihidir. Eğer 22 Temmuzda seçimler yapılamazsa kazanılan her şey kaybedilir. Böyle bir ihtimal var mı? Bir şey mi duydun? Hayır!.. Testi kırıldıktan sonra akıl veren çok olur. Geç kalmamak için yazıyoruz. Basra harap olduktan sonra verilen akıl sahibinin olsun.