Sırbistan parlamentosu, 1995'te Sırp ordusunun Srebrenitza'da yaptığı katliamdan dolayı resmen özür diledi. 1991-95 savaşında Sırplar, burada 8300 Müslüman Boşnak'ı öldürmüşlerdi. Bu katliam, Avrupa'da II. Dünya Harbinden sonraki en büyük toplu cinayet olmuştur. Olay daha evvel AP/Avrupa Parlamentosu tarafından soykırım olarak ilan edildi. Şimdi bu gelişmeye nasıl bakmalı? -Ne iyi işte, Sırplar değişmiş, onlar da zulmü tanıdılar, özür diliyorlar! diye mi bakmalı? Karar, insani bir intiba verme arzusu gütse de satıhta kalmamak lazım. Özür dilenmiş fakat soykırım kabul edilmemiş, 8.300 şehidin mirasçılarına tazminat verileceğine dair hiçbir şey denmemiştir. Bu ılımlı tavırla Sırp meclisi parçayı gösterip bütünü gözden saklamak istemektedir. Sırpların katlettiği Boşnak sayısı Srebrenitza'dakilerden ibaret değildir. Bosna 250 bin şehit vermiştir. 40 bin Boşnak kadın tecavüze uğramıştır. 1.5 milyon Bosnalı, kaçkın ve göçgündür. 15 yıl sonra adalet hisleri, her nedense hücceten/birdenbire uyanan mezkür parlamento, bunlardan hiç söz etmiyor. Radovan Karadziç, Lahey'deki Adalet Divanında yargılanıyorsa da Ratko Mladiç, hâlâ saklanmaktadır. Devrin Sırp devlet başkanı Slobodan Miloseviç ise dava devam ederken muamma bir şekilde hapishanede ölü bulunmuştu. Avrupaî Osmanî'deki çok mühim bir şehrimiz olan Belgrad'daki 250 camiden son ayakta kalan Kale Camii de bu savaş sırasında sabote edilmiştir. Kararla Sırbistan'a AB yolu açılmak isteniyor. Bu aklı onlara AB'den dostları mı verdi? Şimdilik belli değil. Ayrıca şuna hassasiyetle dikkat etmeli beynelmilel bir tezgâhla karşı karşıya da olabiliriz? Ne demek istiyoruz? Karar, 24 Nisana üç hafta kala alınmıştır. Çok mümkündür ki bazıları Ankara'ya dönüp işte bakın Sırplar da özür diledi, haydi siz de bir adım atın diyebilirler. Bugün demeseler de bunu yarın malzeme olarak kullanmaları mümkündür. Boşnak Türk'tür. Oralarda bugün de Müslüman'a Türk deniyor. Katliamda Boşnakları katlettiklerinde Sırp telsizlerinden "Türkleri vurduk!" diye çılgın sevinç sesleri yükseliyordu. Biz. "Türkler". Sadece Çanakkale'de değil, Bosna'da da 250 bin şehit verdik. 1915-1995! Bu 500 binin hesabını kim verecek?