Siyasetin bir ölçüsü olmalı. Herkes her işi yapamaz. Herkes siyaset de yapamaz. Siyaset bir yönetim, insan idare etme sanatıdır. Siyaset, geçici bir hizmet dönemidir. Fakat asla meslek değildir. Seyisin tedvirle, idareyle mükellef olması gibi siyasetçi de ülkesinin meseleleriyle meşgul olmakla, çare bulmakla mükelleftir. Siyaset ve politika anlamları eş, buna rağmen politika ve politikacı kelimeleri daha bir yozlaşmayı ifade etmekte. Siyasetçi, devlet adamı değilse de devlet adamı adaylarındandır. Mecliste yasama faaliyetlerine iştirak etmek, tek başına devlet adamı pâyesini kazandırmaz. Devlet adamlığı, siyasetçinin bir çok imtihanı arkada bırakarak varacağı son odadır. Her siyasetçi, politikacı kumaşından devlet adamı elbisesi çıkmaz. O nadir bir kumaştır. Mektebi medresesi de yoktur. Kabiliyet, meleke ve haslete bağlıdır. Olmayan kabiliyet aşıyla tutmaz. Siyasetçinin devlet adamı olabilmesi için... Müktesebatı, bilgi birikimi yüksek olacak. Kendi ana dilini mükemmel şekilde konuşup yazabilecek. Tutmayacağı vaadlerde asla bulunmayacak. Sabırlı olacak. Şahsiyetli olacak. Eğilip- bükülmeyecek. Geçimli olacak, tahammüllü olacak. Fakat istifa mektubu cebindeymiş kadar da rahat olacak. Liderinin müşaviri gibi çalışacak, lidere saygılı olacak, ama dalkavukluğu aşağılık bir hastalık olarak görecek. Siyasetçi azimli olacak, muhteris olmayacak. Vakur, ağır başlı olacak, kibirli olmayacak. Siyasetçi, temsil ehliyetine sahip olacak. Vekil, adı üzerinde vekâlet eden kişidir. Vekâlet inanılan, güvenilen, emin insana verilir. Siyasetçi verilen her oyun bir vekâletname olduğunu unutmayacak. Omuzlarında Ağrı Dağı taşıdığının hep şuurunda olacak. Siyasetçi, herkes gibi 8 saat uyumayacak. Memleketinin acını, çıplağını, işsizini, dulunu, yetimini unutmayacak. Vicdanlı, iz'anlı, insaflı olacak. Siyasetçi geri kalmışlığı hakaret gibi görecek. TBMM'yi bol maaş, çok seyahat ve şöhret ve menfaat kapısı görmeyecek. Siyasetçi, siyasetten şeref almayacak. Ona şeref verecek. Siyasetçi, ülkesinin, milletinin, insanlığın derdiyle dertlenecek. Küçük hesaplar adamı olmayacak. İki asırlık dâvâmız kaht-ı ricaldir/ yetişmiş adam kıtlığı. Son zamanlarda iyi tahsil yapmış insanlar yetişmiyor mu? Yetişiyor. Ne var ki iyi tahsil tek başına yetmiyor. Yabancı dil kâfi gelmiyor. Diploma derde derman olmuyor. Eğitimlerimiz kökleri kendi toprağımızda olan çınarlar büyütmekte zorlanmakta. Siyaset, insan idare etme sanatıysa hırslarından arınmamış ham adam nasıl insan idare edecek. Kendini idare edebilen cemiyeti yönetebilir. Kişi kendini bilmek gibi irfan olmaz.