Soğuk savaş dönemi

A -
A +

Yeniden soğuk savaş günlerine mi giriyoruz? Hayır, Rusya Federasyonu, AB ve ABD değil. Oralarda soğuk savaş biteli çok oldu. George W. Bush, daha üç gün evvel Soçi'de Rus devlet başkanı Vladimir Putin'in konuğuydu. Her ne kadar füzelerden, füze kalkanlarından, Rusya'nın bunlarla çevrilmesinden söz edildiyse de bu, dünyanın girdiği yeni süreç. Soğuk savaş içimizde. Soğuk savaş rüzgârları, 'Ergenekon'la birlikte Türkiye'de esmeye başladı. İktidar belli ki soğuk savaş kalıntılarının peşindeymiş. Laik rahipler. Irkçı faşistler. İslamiyet'in 'İ'sinden bile nefret eden ateistler, darbe planlarını derinleştirince iktidar da "baskın basanındır" ilkesi gereği taarruza geçti. Fakat onlar da boş değildi. İmha hazırlığı içindeydiler. Bunun üzerine Cumhurbaşkanı, Başbakan, onlarca vekil ve 16.5 milyon seçmenin temsilcisi parti gözden çıkartıldı. Yargı darbesi devreye girdi. Hukuk alet edildi, hukukçu aldatıldı. Bir zamanlar Hasan Mutlucan'ın açılışını yaptığı, tankların yürüdüğü, TRT vericilerinin askerlerle tutulduğu darbeler vardı. Sonra darbecilik de kılık değiştirdi. Önce post modern darbeyi gördük. Sonra internet darbe teşebbüsünü, şimdi de yargı darbesi. Demek ki üçüncü dünya ülkelerinde ömür biter, darbe bitmezmiş. Böylece ülke bir kargaşaya doğru sürüklenir oldu. Telefonlarımız hep çalıyor: -Ne oluyoruz, nereye gidiyoruz? Halbuki daha dün denecek kadar yakın vakitte hamlelerimize, çağı yakalamaya, lider devlet olmaya değin harikulade resimler çizmekteydik. Hepsi de samimi ve inanç doluydu. Ufuklar bizimdi. Birden bir gizli el... Ortalığı karıştırdı. Kim o gizli el? Belli değil. Kuzeyimizde, güneyimizde, doğumuzda batımızda olabilir. Onlar ve içerideki soğuk savaş artığı arkaik tipler...İş birliği içindeler. Dış mihraklar ve onların kâh yanında kâh karşısında yer alan, laiklik rahipleri, İslam muhalifleri el eleler. Bunlar olacaktı. Bunlar sürpriz değil Olanlara ne Abdullah Gül şaşmalı. Ne Tayyip Erdoğan... Hayırlı işin zorluğu çoktur. Yaşadıklarımızı aşmaktan başka çare yok. Halk kendilerine inanıyor. Arkalarında 50 milyon ve onların duaları var. Karşılarında bir avuç soğuk savaş döneminin beyni dumura uğramışları. Ülkeyi çıkmaza sokmadan, karamsarlığa meydan vermeden, tereyağından kıl çeker gibi, dâvâdan da iftiradan da çıkabilmek muazzam bir hüner olacaktır. Bunu bekliyoruz. Başaracağınıza emin olun. Devlet adamlığı bu. Zafer, altın tepsi içinde sunulmaz. İçeriden dışarıdan uğraşanlar olacak. Ama o film tekrar gösterilmeyecek. Soğuk savaş dönemi cehennemin dibinden bir daha çıkıp gelemeyecek. Sakın ola ki... Zinhar... Ümitsiz, yılgın, bezgin ve çaresiz olmayın. Bu günler bir şekilde bitecek. O bir avuç zümre güneş önünde eriyen kar gibi eriyip yok olacak. Dik durun. Kalbiniz azim, cesaret ve şevkle dolu olsun. Büyük Türkiye projesi engellenmek isteniyor. Hadise bu, gerisi yalan...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.