Su kıtlığı ile mücadele

A -
A +

Bir atasözü vardır, şöyle der "yılan bile toprağı idareli yermiş". İnsan, neden çevreyi de suyu da havayı da tehlikeye attı? İnsan, eşrefi mahlukat, yaradılmışların efendisi. Bu efendi, kendi eliyle kendini zora sürüklemekte. Önce su vardı, sonra ateş, hava ve toprak. Bunlar, anasır-ı erbaa, dört unsur. Yaşadığımız âlem, bu dört unsurdan meydana gelmekte, hava, su, toprak, ateş. Diğer her şey onlardan neş'et etmekte/türemekte, üremekte, çıkmakta.. Antalya Belek'teki Dünya Su Günü Uluslar arası Kongresi çok canlı geçti. DSİ gün dolayısıyla çok tertipli bir katalog hazırlamış. Kendisi küçük, muhtevası zengin bir yayın olmuş. Sanki bir edebiyat dergisi. Sudan kalbin rahmet gibi saçılmasıyla başlayan kapaktan sonra hemen ilk sayfada imzasız bir yazı var. Bu yazıyı pek adetimiz olmadığı halde buraya iktibas edeceğiz: "Şimdi sen su olduğunu düşün. Su kadar özel, su kadar faydalı. Ve su gibi hayat kaynağı olduğunu düşün. Ama su gibi yaşatıcı ol. Vadiler ve ovalar varken önünde, küçük ırmaklara ayırabiliyorsan kendini ve bardaklara bölebiliyorsan, hayat verirsin çevrene. Sen bir su ol. Ama rahmet ol, âfet değil. Şimdi sen su olduğunu düşün., su gibi güzel, su gibi berrak, su gibi vaz geçilmez. Ama yine su gibi bir küçük bardağın içine sığdır kendini, girebilmeyi öğren insanların damarlarına." Tabiî önce kalbe, sonra damarlara. 22 Mart Dünya Su Gününde küresel ısınma, küresel kirlilik, su adlı nimetin kadrinin bilinmemesi konuşulan, tartışılan meselelerdi. Hoş sözler edildi. Oturum başkanı Yusuf Z. İrbeç "gökler ağlamazsa, yerler gülmez" şâhane darbı meselimize işaret etti. DSİ Genel Müdürü Veysel Eroğlu bir harika tesbitten söz etti ki onu da aynen aktarmadan geçemeyeceğiz" Diğer toplumlarda da suyun gizli bir mesajı var mı? Araştırması yapılmıştır. Bu çalışmalardan biri de Japon ilim adamı Masaru Emoto, tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu kişi iyilik veya kötülük ile alakalı kelimeleri kullandığı aynı sudan iki ayrı kapta donmuş su kristalleri fotoğraflarını 10 yılı aşkın süre boyunca çekmiştir. İşin calibi dikkat olanı, suyun bu kelimelere birbirinden tamamen farklı şekilde buz kristalleri ile cevap vermesi olmuştur. Adı geçen araştırmacı, çekmiş olduğu on binlerce fotoğraf arasında gördüğü en zarif, en güzel buz kristalinin "sevgi ve şükran" kelimelerinin kristalleri olduğunu ifade etmektedir. Ben bu fotoğrafı gördüğümde muhteşem desen karşısında adeta donakaldım. Suyun farklı lisanlarda "teşekkürler" kelimesine değişik güzellikte kristal biçimleriyle cevap verdiği fotoğraflardan görülebilir. Hepsi de muhteşem ve güzel şekillenmiş kristallerdi. Buna mukabil "aptal beni hasta ediyorsun, seni geberteceğim" gibi kelimelerde oluşan kristaller ise berbattı. Eroğlu'nun naklettiğine göre tehdit savrulmuş kabdaki sular tabanca şeklinde donmuş kristallerden meydana gelmektedir. Genel müdür, sözlerini "su gibi aziz olunuz" duasıyla bitirdi. Enerji Bakanı Hilmi Güler, "hayat ileriye doğru yaşanır, geriye doğru ders alınır" dedi. Bu da güzel bir sözdü. Başbakan Tayyip Erdoğan, suyun yatağını unutmadığı gerçeğini söylerken ondaki hafızaya dikkat çekti, su yatağına ev yapanları suyun orada bırakmayacağına işaret etti. Su bizim ümranlığımızın kaynak bahislerinden biridir. Masaru Emuto'nun kristal fotoğrafları, çiçeğin sevgiyle büyüdüğü, baltayla ormana girildiğinde ağaçların çığlık attığını bilgisayarın tesbit ettiği doğrularını size de hatırlatmış olmalı. Hatırlanması gereken mutlak hakîkatse şu. Dinimiz İslamiyet, su ile insan hayatı arasındaki bütün münasebetleri tanzim etmiştir. Su önce helal olacaktır. Sonra temiz olacaktır. Sonra oturarak içilecektir. Serin olabildiği halde aşırı soğuk olmayacaktır. Terli iken içilmeyecektir. İçmeye başlamadan besmele çekilecektir. Sonra üç yudumda içilecektir. İçtikten sonra bu nimeti lutfeden Cenab-ı Hakka şükredilecektir. Su nimetine sahip olamayanlar, sahip olduğu halde o sıhhati, o lezzeti almaya müsait bulunmayanlar daha bir çok nisbetle birlikte tefekkür edilecektir. Abdest su ile alınacaktır. Gusl abdesti alırken su bütün vücudu ıslatacaktır. Fıkıh kitaplarında bunun bile miktarı yazılıdır. Bizim engin dünyamız bir cephesiyle de su medeniyetidir. Vakfedilen sular, hayrat çeşmeler. Ve sebil kültürü. Ve su dağıtmanın yüksek sevabı. Çocuk doğar su ile yıkanır. Son nefeste ağza zemzem suyu damlatılır. Su kıtlığıyla mücadele, bir şuurun uyanmasıyla yapılabilir. Bu şuurun varlığı öz kültürümüzle barışık olmakla mümkün. Yeri gelmişken DSİ'ye bir de teklif. Fuzuli'nin meşhur Su Kasidesi bir şiir anıtı halinde münasip bir yere dikilmelidir. Necip Fazıl'ın Sakarya Destanı'nın yine layık olan bir mekâna dikilmesi gibi. Su kıtlığıyla mücadele damlanın hakkını gözetmekle olur. Damlaya damlaya göl olur. Şıp şıp düşen damlalar mermeri deler.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.