Sudan

A -
A +

Sudan, Yavuz Sultan Selim'in Mısır'ı fethi üzerine nüfuz alanımıza dahil olmuştur. Sudan'ı fetih tarihimiz 1821'dir. Mısır Hidivi Mehmet Ali Paşa tarafından topraklarımıza katıldı. Bizden kopması 1885 yılıdır. 35 milyon civarında nüfusa sahip. Nüfusun yüzde 80 kadarı Sünni Müslüman, yüzde 5 civarında Hıristiyan var. Resmi dil Arapça. Türkiye'den bir miktar büyük coğrafyasıyla Afrika'nın en geniş ülkesi. Kızıldeniz'de kıyısı bulunuyor. Cumhurbaşkanı Ömer el Beşir 1989'da darbeyle iş başına geldi. O vakte kadar Sudan darbeler memleketi diye anılırdı. Uzun yıllardır Amerikan ambargosunda yaşadı. Kargaşa döneminde enflasyon yüzde 114 iken. Şimdilerde yüzde 8'lere gerilemiş durumda. Kalkınma hızında 5.9'da seyrediyor. Sudan, Türklerin es son keşfettiği diyar oldu. Şu cümle de -ne yazık ki- doğru olur, "Sudan'ı en son bizimkiler keşfetti" Batı olduğu gibi, üstelik Çin de orada. Bu memlekette 1500 civarında vatandaşımız çalışıyor, iş yerlerimiz var. Artık BM gibi bir şekillenmeye giden Arap Birliği, Hartum'da toplanıyor. Bu konferansa Başbakan Tayyip Erdoğan da katılıyor. Türkiye Cumhuriyeti başbakanı, konferansta bir konuşma yapacak, davetli olduğu için cumhurbaşkanıyla da görüşecek. Başbakan Tayyip Erdoğan, konferansta yalnızca devletimizi temsil etmeyecek. Bilindiği üzre Türkiye başbakanı İspanya başbakanı Zapatero ile birlikte medeniyetler ittifakı eş başkanlığını da deruhte etmekte. Sudan kara listede. Dünya ligine çıkması için mutlaka Türkiye'nin desteğine ihtiyacı var. Diğer taraftan petrol ve tabii kaynakların tekrar tekrar keşfi batının iştahını kabartmış durumda. Buraya sarkıyorlar. AK Parti iktidarı ilk günden beri Afrika'yı dikkate aldı. Çünkü bu kadrolar büyük çoğunlukla Sezai Karakoç'u okumuş insanlardır. Türkiye'de 40 yıl evvelinden başlayarak Ortadoğu ve Afrika gerçeğine dikkat çeken mütefekkir Sezai Karakoç'tur. Başbakan da dışişleri bakanı da devlet bakanı Kürşad Tüzmen de buralara gitti. Afrika, Akdeniz'de kıyısı olan Mısır, Libya Cezayir veya bir başka söyleyişle kuzeyden ibaret, okyanusa açılan batı hakimiyetindeki Güney Afrika'dan da ibaret değil. Bir de serveti çok fakat takati kıt böylesi ülkeler, Sudanlar Nijeryalar vs. var. Büyük baskı altındalar. Osmanlı imparatorluğu zamanında kıt'a, orta Afrika'ya kadar elimizdeydi. Şimdi eski topraklarımızdan Somali açlıkla pençeleşiyor. Kuzey ve güneyin aksine orta kuşak Afrika çok kötü durumda. Afrika'ya kayıtsız kalmamız mümkün değil. Devlet tecrübemizi aktarmalı, kavgalardan kurtarmalıyız. Hem kabile, hem komşu kavgaları yapıyorlar. Kalkınmış devletlerle ihtilafları var. Merhametimizle, adaletimizle, ticaretimizle oralara gitmeli, kara elden tutmalıyız. Elleri kara fakat kalpleri kara değil. Sudan iş adamlarımız için yeni bir kapıdır. Bu seyahatle bu kapı sonuna kadar açılmalıdır... Biz Afrikalıya da insanca davranırız Asyalıya da. Biz sömürmek için değil, kardeşçe paylaşmak için gideriz. Dönüşte Tayyip Beyin aç Afrika'nın sesi olmasını bekliyoruz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.