TBMM toplanmalı

A -
A +

Fılori, Prodi, Verheugen, Avrupa Birliği'nin en güçlü temsilcileri. Birlik adına arka arkaya tavizsiz açıklamalar yapmaktalar. "Ya TCK Meclis'ten geçer veya müzakere tarihini unutun!" Bu bir blöf mü? değil. Başbakan, hafta ortasında Brüksel'de. AB parlamentosu, çeşitli partiler ve meslektaşlarıyla görüşecek. Konuşmalar yapacak, sarsıcı suallere muhatap olacak. Başbakanın üzerinde duracağı iki husus şunlar olacaktır, "tabandan şiddetli tazyik görmekteyim, beni anlayın". Ve, "aralık ayında verilecek veya verilmesi beklenen müzakere tarihine kadar yeni Türk Ceza Kanunu'nun TBMM'den geçeceğinin kefili benim". Hep birlikte yaşadıklarımızı bir kere daha özetleyelim. Yeni TCK maddeleri, ana muhalefet partisi CHP ile varılan bir mutabakatla TBMM'den sür'atle geçiyordu. O kadar ki bu sür'atin bir felakete sebebiyet vermesinden korkanlar dahi oldu. Tam o esnada Kayseri'ye deniz isteyen gafletindeki bazı parlamenterler, son dakikada uyanıp tasarıya zinanın suç sayılmasını isteyen önerge vereceklerini bir de davul zurnayla ilan ettiler. Sonrasını biliyorsunuz. Grupta adalet bakanına sataşma dahi görüldü. AK Parti sancılı, taban rahatsız. Bu durumda başbakan manevra yapma ihtiyacı duydu, ateşi düşürüyordu. Aslında hadise patlak verdiğinde genişleme sorumlusu Verheugen Ankara'daydı, zina meselesini pek de kaale almadı. Hakikaten büyütülecek bir tarafı yok. Fakat CHP'nin bunu köşeye sıkıştırma vesilesi yapması işi alevlendirdi. Medya üstüne atıldı. Gericilik-ilericilik, laiklik- ant-laiklik bayatlıkları bir kere daha ortaya geldi. Tabiatiyle de AB huysuzlandı. Kopenhag Kriterlerinde olmadığı halde ceza kanunu da onunla ilişkilendirildi. Bunların tamamı kritik eşikte yaşanıyor. Bazı milletvekillerinin son dakika kahramanlıkları. Başbakanın rest diye sunulan açıklaması. CHP ile ağız dalaşları vs. Bize mahsus bir davranış manzumesi. Şayet AB'ye samimiyetle girilmek isteniyorsa ki istendiği kesin, o zaman sürecin riske atılması son derecede tehlikeli. Başbakan Erdoğan, Avrupa'da muhataplarını ikna edebilecek mi? İşi çok da kolay değil, ikna olan da olacak, olmayan da. Bir kere içlerine kurt düştü, artık her şeye şüpheyle bakacaklar. Onun için CHP'nin çağrısı yerindedir. AK Parti de bu çağrıya kulak vererk TBMM'yi toplamalılar. Bu kadar olağanüstü şartlar yaşanırken Meclisin tatil yapma lüksü olabilir mi? 10 gün önce toplanmakla kim ne kaybeder? Toplansın ve zina meselesinde bir orta yol bularak yarım kalan işi en geç bir hafta içinde bitirsinler. Ancak bazı acemiler yüzünden TCK sayfaları zinaya kapanmıştır, gözleri aydın. Orta yol olsa olsa Medeni Kanun'a derc edilecek ağır tazminattır. Mırın-kırıncılar meselenin ağırlığını gördüler. Şayet Türkiye başbakanı Avrupa'ya gitmeden, en azından orada iken, TBMM bu pürüzü halletmek için toplanırsa şu gün tavır koyan sözcüler, derin bir oh çekeceklerdir. Ondan sonra sayın Erdoğan'ın görüşmeleri daha kolay olur.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.