Türk barışı

A -
A +

Eyalet, aynı bayrağı taşıyan aynı ülkenin bölgelere ayrılmasıdır. Her bölgenin kendi bayrağı vardır veya yoktur. Eyaletin merkezi olur. Bir meclisi ve hükümeti bulunur. Eğer üniter/yekpâre devlete "merkeziyetçi yönetim" dersek, eyalete "ademi merkeziyetçi/yerinden yönetim" diyebiliriz. Federasyon, federe devletlerden meydana gelir. Adı üzerinde, burada eyalette olduğu gibi hükümet değil, devlet mevzubahistir. Devletin bayrağı, dili, marşı, başkenti, sınırları vs. vardır. İki veya daha fazla devlet federal bir devletin çatısı altında toplanmıştır. Devletler, içişlerinde bağımsızdır, dışişlerinde ise federal devlete tabidir. Üçüncü bir devletle andlaşma yapma hakkı federal devletindir. Konfederasyonda ise tamamen bağımsız devletler vardır. Her devlet, merkezi, parası, milleti, bayrağı, dili vs. ile müstakildir. Bu müstakil devletler kendi iradeleriyle bir araya gelmişlerdir. Devletler federasyon veya federe devletlerin aksine başka memleketlerde elçilik açabilirler. Milletlerarası teşkilatlara üye olabilir veya kalabilirler. Halbuki federal yapıda bunları çatı devlet/federal devlet yapabilir. Federal yapıda federe devletin ayrılma, kopma hakkı yoktur. Konfederasyonda ise tabi devlet dilediği zaman ayrılabilir. İlk ikisi için çok gelişmişinden az gelişmişine kadar türlü örnekler vardır. Ne var ki bunlar birbirinden farklı ve çeşitlidir. Konfederal sistem için İngiliz Milletler Topluluğunu, Bağımsız Devletler Topluluğunu ve AB'yi misal verebiliriz. Türkiye'nin 7-8 Bölge valiliğine ayrılması 12 Eylül döneminde gündeme gelmişti. Kopmadan korkuldu. Fakat tuhaftır ki bu tehlikenin en fazla ihtimal taşıdığı bölgede olağanüstü valilik kuruldu. Şimdi eş zamanlı olarak Rice "Kürdistan", Evren, eyalet sistemi" dediler. Bunun işbirliği mi, tamamen tesadüf mü olduğu ileride ortaya çıkar. Belki Kenan Evren, ne demek istediğini henüz tam olarak izah edemedi. Ama 12 Eylül rejiminde Kürtler mevzuatla yok sayılmıştı. Askerdeki bir genç ailesine telefon ettiğinde "Türkçe konuş" diyerek telefon kesiliyordu. Bizler, "Kürt" diye yazamıyor bunun yerine "güneydoğulu" diyorduk. Buna rağmen vurmadan dinlemek lazım. Evreni de dinlemeli Mehmet Ağar'ı da. Herkese hain denirse çözüm yolu bulunamaz. Türkiye, kendi çözümünü, hal tarzını, kandan kurtulma çarelerini arıyor. Eyalet sistemi şablon halinde Türkiye'ye uygulanamaz. Sonuç tehlikeli olur. Yunanistan, Bulgaristan, Mısır gibi bölgeler böyle kopmuşlardı. Biz 10 Yıl evvel konfederasyon teklifinde bulunmuştuk. O yazılarımız arşivlerde mevcut. Türkiye'nin liderliğinde, bölge devletlerinin iştirakiyle Konfederal bir yapılanmaya gidilebilir. Bu tabiî ki kendimize has olacaktır. Bir karakteristik hususiyetinin olması lazım. Buna Bosna- Hersek'ten, Irak, Suriye, İsrail'e kadar olan devletler dahil olacaktır. Zaman içinde bu fikrimizi daha da geliştirerek Osmanlı Milletler Topluluğu kurulmasını teklif ettik. Çare ne eyalet sistemidir, ne federal sistem. Özgün bir konfederasyon, üzerinde düşünülecek ve zamanla olgunlaştırılacak en sağlıklı ve tarihi gerçeklere uygun yoldur. Irak kalacaksa Irak, Yunanistan, Ermenistan konfederasyona dahil olacaklardır. Elbette bu bir talimatla gerçekleşmez. Ancak tatbiki de mümkün. Böylece "devleti ebed müddet" fikri devam eder, bölgeye Pax Ottoman'ın yerine Pax Turca/Türk Barışı gelir. Ankara, çekinmeden büyük düşünmeli Onlarca ırk, millet, ulus, aşiret, mezhep, tarikat, din, dil sahiplerini bin yıl gül gibi bir arada tutup adaletle idare etmiş bir millet bugün de aynısını yapabilir. Buna evvela kendimiz inanmalıyız. Biz inanırsak başkaları da inanır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.