Irak'ta vaziyet her gün daha kötüye gidiyor. En son olarak o korkulan senaryo sergilenmek suretiyle sünni-şii kavgası çıkartıldı. Aslında hem sünnilerin ve hem de şiilerin hürmet ettiği zatların medfun bulunduğu Askeriye türbesi kundaklandı. Ve ne yazık ki saf Müslümanlar birbirlerine düştüler, yüzleri bulan ölümler oldu. Halbuki ne sünni ve ne de şii Oniki İmam'a hürmetsizlik eder. Nerede kaldı ki mezarlarına saldırsınlar. Böyle bir hadise senaryoların en kötüsüydü. Zaten kaç yıldır ölen, öldürülen Iraklı bu defa birbirini öldürmeye başlamıştı. Hadiseye tabii ki seyirci kalınamazdı. Bu itibarla Ankara devreye girdi. Ankara için artık etliye-sütlüye karışmayan politika dönemi bitmiştir. Hamas liderini davet bundan dolayı oldu. Şimdi de Irak başbakanı İbrahim el Caferi Ankara'da. Onu Irak'ın sünni lideri Tarık el Haşimi ile şii lider Mukteda es Sadr takip edecek. Diğer taraftan Türkiye'nin çağrısıyla mart ayında Irak'a komşu ülkeler zirvesi yapılacak. Zirve çok büyük ihtimalle Tahran'da toplanacak. Neden Ankara veya İstanbul olmadığını anlamasak da oyun kurucunun Türk hükümetinin, dışişlerimizin olması fevkalade prestijli bir gelişmedir. Fark, zor zamanlarda ortaya çıkar. Türk hariciyesi, diplomatlarımız iyi çalışıyorlar. Bir taraftan bölege dengeleri var: Mağdurlar ve kavgalılar. Diğer tarafta dünya dengeleri mevcut: Amerika'dan Rusya'ya kadar bir sürü devlet. Öyle oyunlar kuracaksınız ki hem savaş bitecek, hem Filistin ve İsrail memnun kalacak. Öyle dengeler kuracaksınız ki hem Irak kurtulacak hem AB ve ABD rahatsız olmayacak. Böyle bir yapı, sonuç mümkün mü? Uzun ve inançlı çalışmalarla mümkün. Şartlar önümüze çok iyi imkânlar getirmiştir. Bugün herhalde Washington da Tel Aviv de Avrupa başkentleri de şunu teslim ederler. 3 Mart tezkeresinin isabet ve isabetsizliği bir tarafa, Ortadoğu'da içinde Türkiye'nin yer almadığı hiçbir planla barışa gidilemez. Bu sadece Ortadoğu için değil Avrupa açısından da öyle. Karikatür krizinde de türbe olayında da Türkiye'nin ne denli lüzumlu olduğu bir kere daha anlaşılmıştır. Bu rolü iyi üstlenmeli oyunun layıkıyla hakkını vermeli. Günden güne etkimiz artmakta. İnşallah içerde lüzumsuz kavgalarla kendi kendimizi tökezletmeyiz.