Vatandaşın erken seçim diye bir derdi yok

Anayasa'da genel seçimlerin 5 yılda bir yapılacağına dair hüküm var. Şu ânki parlamento bu hükme dayanarak teşkil edildi. Daha evvelki anayasalarda süre 4 yıl idi. Doğrusu hangisi, 4 mü 5 mi? İttifakla kabul edilmekte ki dört. Ancak anayasa mer'i. Dolayısıyla bu anayasanın ilgili maddesi de geçerli. Erken seçim kararı alınarak sandığa gidilse dahi, milletvekilleri 5 seneliğine Ankara'ya gönderilmiş olacaktır. Karar metnine "bu seçimler, 4 yıllığınadır" diye şerh konamaz. Konsa da kıymeti olmaz. 3 Kasım 2002'de Türkiye'de genel seçimler icra olunmuştur. O seçimler, 1982 Anayasasının gösterdiği esaslar çerçevesinde Yüksek Seçim Kurlu tarafından gerçekleştirildi. Şimdi aradan bu kadar zaman geçtikten sonra seçim müddetini adeta gayrı meşru ilân etmenin anlamı yoktur. Evet, doğru, daha evvel, aynı anayasaya dayanarak, aynı seçim kurulu eliyle yapılan seçimlerden sonraki hiçbir meclisimiz 5 yılı tamamlamamıştır. Ne var ki "su-i misal, misal değildir" diyen meşhur darbı mesel de hatırlanmalı. "Kötü örnek, emsal teşkil etmez". O günkü parlamentoyla bugün, o günkü iktidarlarla bugünkü iktidar arasında esaslı farklar var. Sözü edilen zaman dilimindeki eski hükümetlerin hepsi olmasa da çoğu ya zayıf veya koalisyondu. Ortam bambaşkaydı. Bu sebeple 5 yılı tamamlayamadılar. Şimdi ise koalisyon yok. Anarşi yok. O günlere nazaran terör de yok. Ekseriyeti elinde tutan bir iktidar partisi ve bu partinin çıkarttığı bir iktidar iş başında. İktidarın nerelerde başarılı nerelerde başarısız olduğu bizzat kendisinin yaptırdığı anketlerde ortaya çıkmakta. Milli gelir, 5 bin doları bulduğu, önceki dönemleri ikiye katladığı halde bugün de problem, işsizlik, istihdam, vergi vs. Aynı durum muhalefet ve bağımsız kuruluşların anketlerinde de görülüyor. Dert seçime değil, geçime dair. Vatandaşın seçimi umur ettiği yok. İstikrar olsun, rahat geçinsin, oğlunu-kızını vaktinde evlendirebilsin, çocuklarına iş bulabilsin o bunu istiyor. Erken seçim değil. İş, aş, ekmek ve emniyet. Dert, gaile, mesele bunlar. Geriye kalanı politika. *** > THY Can ay ve yıldızımızın yanı sıra şimdi elif kadar narin lâle motifimizi de bütün yeryüzüne taşımaya başlayan THY iftihar ettiğimiz hamleler zincirinde. Fedakâr bir yönetim kadrosuyla rakipleriyle yarışta atağa kalkan bu millî şirketimizi trilyon dolarların konuşulduğu bir pazarda yalnız bırakmamak gerekiyor. THY'nin yaptıklarıyla bu mevzudaki düşüncelerimizin tafsilatını çarşamba sabahı 09.30'da TGRT-FM'de yarım saat süreyle dinleyebilir, daha sonra da www. HABER KUŞAĞI. Com internet gazetesinde okuyabilirsiniz.