Yüksek börek kokusu

"Dekanın odası önünde bir masa hazırlanmış, üstleri örtülmüştü. Taze börek ve çörekler mis gibi kokuyordu."

Yüksek Lisans Tez savunmasına jüri üyesi olarak çağrıldığım dekan beyin odasının önünde büyükçe bir masa üzerine üzerleri örtülü börek çörek gibi yiyecekleri görünce her şeyi anlamıştım. İçim bir tuhaf oldu... Yurt dışındaki o bilimsel başarılara imza atan üniversitelerdeki yüksek lisans tez savunma uygulamaları ile şu gördüğüm pozisyonu kıyasladığımda bir öğretim üyesi olarak içim acıdı...

İnanın yemek kokusunun yerine bir tiksinti kaplamıştı beynimi. Bu ne biçim işti... Yüksek lisans savunması mıydı yüksek börek atıştırması mı?

İçeriye girince şaşkınlığıma bir şaşkınlık daha eklendi... Çünkü içeride benden başka diğer jüri üyeleri ve yüksek lisans tezini savunacak olan adayın koyu bir sohbet içinde olduklarını gördüm. Şaşırsam da şaşkınlığımı belli etmedim.

Dekan söz alarak "Tez savunmasına başlayalım" deyince konuştum:

"Sayın dekanım önce usul konusunu görüşelim" dedim.

Benim bu çıkışıma Dekan müthiş bozuldu. Ne demek istediğim konusunda benden açıklama istedi. Ben de usul gereği yüksek lisans tezi savunacak adayın önce dışarı alınması gerektiğini ve kendi aramızda jüri üyeliğiyle ilgili bir ön görüşme yapmamızın yararlı olacağını söyledim.

Jüri üyesiydim ve böyle bir istekte bulunmuştum. Aday da morali bozulmuş olarak dışarı çıktı. Ben tekrar söz aldım ve bir konuşma yaptım:

Tezin konusu ile içeriğinin aynı olmadığını, Türkçesinin çok bozuk olduğunu, daha önce bu konuda yapılmış çalışmaların incelenmediğini, bilimsel bir metot olmadığını, bu konuya hiç yer vermediğini, dip notların düzenli olmadığını, daha sonra araştırma yapacaklara yol göstermesi açısından nelerin eksik kaldığını, referans literatürün yazılmadığını, yararlandığı kaynaklardan alınan alıntıların isim ve sayfalarının olmadığını..." söyledim.

Hava bir anda buz gibi oldu... Börek kokularına rağmen suratlar ekşimişti... Dekan bey, tez danışmanı olan hocaya sanki bana cevap verir gibi sert bir ifadeyle "Ne diyorsunuz?" dedi.

O da "çoktan beri adayı görmediğini, tezi de okuma fırsatı olmadığını söyledi kem küm ederek... Şimdi ne olacaktı? DEVAMI YARIN