Son Dakika
Yazarlar
Gündem
Ekonomi
Dünya
Teknoloji
Spor
Resmi İlanlar
Tümü
Politika
Sağlık
Kültür-Sanat
Eğitim
Magazin
T-Otomobil
Emlak
Hava Durumu
Namaz Vakitleri
Döviz
Altın
Haberler
Künye
İletişim
Seçim Sonuçları
Ramazan
Yaşam
Bir Zamanlar Türkiye
Video Galeri
3. Sayfa
Bizim Sayfa
E-Gazete
Bize Ulaşın : 444 0 144
Sosyal Medya Hesaplarımız:
Anasayfa
>
Yazarlar
>
Yazar Detay
Muammer Erkul
muammer.erkul@tg.com.tr
1884 Yazı
30 Kasım 2003
Lider, köprü, temenni
Gördünüz, eğer rüzgârlar olmasaydı; kendi dumanımız içinde boğulur giderdik!.. Peki sisten-pisten rahatsız da insanoğlu, rüzgârdan şikayetçi değil mi?.. Başka türlü sorayım: Bu, mümkün mü?..
Devamını Oku
28 Kasım 2003
İpek ipliği...
Nereye bakıyordun, bana gönderdiğin o resimlerinde; yani gerçekten nereye?..
Devamını Oku
27 Kasım 2003
Göz, gözü görüyor!..
Hayatımın herhangi bir günü, karşıma çıkan herhangi birinin üstünde bulunan menfîlikler; Hayatımın herhangi bir döneminde, bende bulunanları andırıyor...
Devamını Oku
26 Kasım 2003
İnsanları okumak!
Bugün gibi, dün ve her gün birer "harf"ti üstümde... Bir avuç gün bir hafta;
Devamını Oku
23 Kasım 2003
Tut elimi
(...orda, yerde, bir el vardı; tutulmamış bir el!..)
Devamını Oku
21 Kasım 2003
Bir yol hikâyesi
Her çeşit rüzgâr, her çeşit çiçek, her çeşit ağaç, ve her çeşit hayvan bulmak mümkündü; ama her çeşit insan bulmak mümkün değildi...
Devamını Oku
19 Kasım 2003
Düşeceğini bilmek...
Adamın biri yoldan geçerken, ağacın tepesine doğru;
Devamını Oku
16 Kasım 2003
Bayram tıraşı
Büyük çınarın gölgelediği meydana geldik. Dedemin elleri her zamanki gibi sıcacıktı, ve elimi; sanki incinmeyeyim diye usulcacık tutuyordu..
Devamını Oku
14 Kasım 2003
Gül gibi, dinlen içimde
Başarım; Beykoz hep bekler.
Devamını Oku
13 Kasım 2003
Bir lokma geyik
(Bugünkü yazıyı okumadan evvel dün çıkan ilk kısmını da okumanızı tavsiye ederim..) Aklı başında olan herkes bilir ki; iki ayrı takvim var, ve yine herkes bilir ki; bunlardan biri 15 sene kadar önce değiştirilerek (olduğu gibi korunan) diğerinden ayrılmış...
Devamını Oku
12 Kasım 2003
Geyik budu
(Peşin peşin anlaşalım. Bu yazı iki günlüktür. Bugün okuyup yarın okumazsanız, eksik kalır...)
Devamını Oku
9 Kasım 2003
Şişedeki mesaj (üç)
Bir gün, bir deniz kıyısından, bir şişe salmıştık suya; ağzına mantar tıkalı... İçinde mesajımız vardı...
Devamını Oku
7 Kasım 2003
Bu ülkenin nehirleri
Bütün imkanlar var elinde; alet edevat, cihaz makine, araç gereç, dilediğin kadar yardımcı, kılavuz ve bu güne kadar yazılmış, saklanmış bütün bilgi ve tecrübeler...
Devamını Oku
6 Kasım 2003
Bana minnet duy!..
Yıllardır sana bu yazıları yazmasaydım düzeltebilecek miydin kendini?.. Yöneleceğin, döneceğin, bakacağın istikameti bilebilecek miydin, ve hatta aynalarla yüzleşmeyi akıl edebilecek miydin?..
Devamını Oku
5 Kasım 2003
İstim düdüğü
Vapur, mahallenin hizasına geldiğinde, sanki bizim için, mutlaka uzun bir düdük öttürürdü: "Ffvvvvvvvp!.."
Devamını Oku
2 Kasım 2003
Sevgi şurubu (veya tekrar merhaba)
Soğuk bir İstanbul günü, saat on bir suları, sabah... İmza gününüzün olduğunu bir gün önce Ekrem Abi'yle (Kaftan) hasbihâl ederken öğrenmiştim.
Devamını Oku
31 Ekim 2003
Minderin diğer kenarı
İçinde odun kömür değil de, sanki başka bi'şeyler yanardı o zamanlar sobaların, değil mi?.. Hani sanki sobalar; konuşurdu bizimle, söyleşirdi...
Devamını Oku
30 Ekim 2003
Çürük sakız (2)
Demiştik ya; acaba bazıları "ancak böyle önemsendiklerini" zannettikleri için mi çürük bir sakız gibi çiğneyip dururlar ağızlarında, "intihar" kelimesini; ortalığı leş gibi kokuta kokuta!..
Devamını Oku
29 Ekim 2003
Bizcillik
(Böyle bir kelime duymamış mıydınız daha önce?.. Öyleyse size bir masal anlatayım...)
Devamını Oku
26 Ekim 2003
Trapen'li Hatice'm
Bir gün sizler yazmaya başlayacaksınız, ve benim yazmama lüzum kalmayacak, diyordum bir zamanlar. Ve hatta şöyle diyordum: Yazın ki, ben yazmayabileyim!..
Devamını Oku
Başa Dön
1
...
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
...
95
Sona Git